Esas No: 2022/5764
Karar No: 2022/7668
Karar Tarihi: 12.10.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/5764 Esas 2022/7668 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2022/5764 E. , 2022/7668 K.Özet:
Davacı, 2015 model bir araç satın aldıktan sonra defalarca arızalandığını öne sürerek davalılardan aracın misliyle değiştirilmesini ya da değer kaybının tazminini talep etmiştir. Mahkeme, davanın reddine karar vermiş, sonrasında davalıların istinaf başvurusu kabul edilmiştir. Ancak davacı tarafından seçimlik haklarından biri olan aracın değer kaybının tazmini talebiyle devam edilmek istendiği belirtilmiştir. Bu nedenle, bölge adliye mahkemesi tarafından hüküm düzeltme kararı verilerek davalıların lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/2. maddesi ve 6100 sayılı kanunun yer almaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 5. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : ADANA 2. TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tüketiciyi koruma kanunundan kaynaklanan davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, 2015 model Mercedes marka CLA 200 Urban tipi, ... şasi numaralı aracı 09/07/2015 tarihinde davalılardan ... Türk Tic. A.Ş. Adana Şubesi Akdeniz Motorlu bayisinden satın aldığını, aracın teslim alındıktan sonra defalarca arızalandığını ve bu arızaların davalı servis tarafından giderilemediğini, aracın ayıplı olduğun iddia ederek aracın misli ile değiştirilmesi veya aracın uğradığı değer kaybının davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hükmün davalılar vekilince istinafı üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesi'nin 2020/745 E. 2022/1424 K. sayılı kararı ile davalıların istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiş olup; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava; ayıplı mala ilişkin misli ile değişim veya değer kaybının tazminine ilişkindir. Davacı yan, dava konusu aracı dava dışı 3. şahsa dava devam ederken devretmiş olduğundan, davaya konu araçla ile ilgili olarak hangi seçimlik hakkın kullanılmak istenildiği hususunda Mahkemece açıklamada bulunulmasının istenildiği, 27/03/2018 tarihli beyan dilekçesi ile davacının talebinin araçta uğranılan değer kaybının tahsiline ilişkin olduğu, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydıyla şimdilik 7.000,00 TL'ye hükmedilmesinin istenildiği görülmüştür. Dosyanın incelenmesinde; araçta meydana gelen arızaların yetkili servisler tarafından onarımının yapılarak giderildiği, araç satılana kadar geçen süreçte arızaya yönelik herhangi bir servis kaydının bulunmadığı, bu nedenle davaya konu aracın ayıplı mal kapsamında olmadığı anlaşılmış olduğundan, davanın reddine karar verilmiş olup; davalıların vekalet ücreti yönünden davayı istinaf etmesi üzerine, bölge adliye mahkemesi tarafından davalıların istinaf talebinin kabulüne, kararın kaldırılmasına, davanın reddine, tazminat talebinden davacının feragat ettiği gözetilerek aracın fatura değeri olan 130.704,25 TL üzerinden davalı lehine AAÜT 6. maddesine göre 16.366,90 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmiş, davacı tarafından vekalet ücreti yönünden karar istinaf edilmiştir. Ancak davacı yan, dava dilekçesinde seçimlik haklarından misliyle değişim ya da değer kaybının tazminine yönelik talepte bulunmuş olup, dava konusunun 3. şahsa devri nedeniyle seçimlik haklarından biri olan değer kaybı talebiyle davaya devam etmek istediğini beyan etmiştir. Hal böyle olunca, bölge adliye mahkemesince, dava değerinin 7.000 TL üzerinden gösterildiği değer kaybı talebi yönünden davalılar yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması HMK'nın 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının (A) bendinin 4. fıkrasında yer alan "16.366,90 TL" rakam ve sözcüklerinin hükümden çıkartılarak yerine "1.362,00 TL" ifadesinin eklenmesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uayrınca düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 12/10/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.