Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2022/1685 Esas 2022/5900 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkumiyet kararı çıkmıştır. Ancak daha önce bir bozma kararı verilmiştir ve bu karar doğrultusunda mahkemenin hareket edip etmediği incelenmiştir. Kararda; sanığın eyleminin 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde yaptırıma bağlı olduğu ve 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık zamanaşımına tabi olduğu belirtilmiştir. Son işlem olarak savunma tarihi olan 08/10/2013'ten itibaren 8 yıllık zamanaşımının dolmuş olduğu ve kamu davasının düşmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu doğrultuda, karar BOZULMUŞ ve sanığın kamu davası DÜŞMÜŞTÜR. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır:
- 2863 sayılı Kanunun 65. maddesi: \"Şu kadar ki, gümrükçe kabul edilmiş olan eşya muhafazasını sağlamak amacıyla açılacak olan kaplarda yapılan aramalarla ilgili olarak, bu aramalar sonucu elde edilenler bir suç işlendiğinin delili sayılamaz.\"
- 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e maddesi: \"Davanın zamanaşımına uğraması; ... e) 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde yer alan suçlar bakımından altı yıldır.\"
- 5271 sayılı CMK'nın 223/9. maddesi: \"Zamanaşımının uyuşmazlığı hallerinde, bozmayı gerektiren hukuki nedenlerin varlığı halinde, temyiz incelemesi sırasında, Yargıtay Ceza Genel Kurulu veya Ceza Dairesi, zamanaşımının uyuşmazlığı hakkında karar verir ve bu karara göre hüküm kurar.\"
- 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi: \"Yargıtay veya bölge adliye mahkemesince bozulan hüküm, bozma kararına uygun olarak yeniden yapılacak yargılama sonunda verilen hüküm ile kesinleşir. İlk derece mahkemesi kararı bu hükmün yerini alır.\"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık


2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dairemizin 01/07/2020 tarih, 2018/3130 Esas, 2020/4215 Karar sayılı bozma kararı üzerine, mahkemece bozma ilamına uyulup uyulmadığı hususunda bir ara karar verilmemiş ise de; Ceza Genel Kurulunun kararlılık gösteren içtihatlarında da açıkça belirtildiği üzere, mahkemece bozma kararı doğrultusunda uygulama yapılması ve hüküm kurulması karşısında, mahkemenin bozmaya eylemli olarak uyduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık zamanaşımına tabidir. Kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, zamanaşımını kesen en son işlem, 08/10/2013 tarihli savunma olup, anılan tarihten itibaren 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık zamanaşımı 14/12/2021 tarihli mahkumiyet hükmünden önce 08/10/2021 tarihinde gerçekleşmiş olmakla, dosya içeriği itibariyle de, 5271 sayılı CMK'nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartlar bulunmadığından, hükmün, gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri gereğince sanık hakkındaki kamu davasının DÜŞMESİNE, 21/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.