Esas No: 2020/4511
Karar No: 2022/5881
Karar Tarihi: 21.09.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/4511 Esas 2022/5881 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2020/4511 E. , 2022/5881 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Taksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanıklar müdafileri ile katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafileri ile katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olay günü saat 06:30 sıralarında sanık ...’in sevk ve idaresindeki kamyoneti ile seyir halinde iken kaza mahallindeki kavşaktan "DUR" işaret levhasını dikkate almadan sol tarafa dönmek istediği esnada kamyonetin sol yan kapı kısımlarına seyir istikametine göre yolun solundan seyreden sanık sürücü ...’nin sevk ve idaresindeki otobüsün ön kısmının çarptığı, kaza nedeniyle sanık ...’nin aracında yolcu olarak bulunan ...'in öldüğü, kazanın meydana gelmesinde mahkemece sanık ...’nin asli kusurlu, sanık ...’ın tali kusurlu olduğu kabul ve tespit edilen olayda;
1- Sanık ...’nin mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz incelemesinde:
a-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saik" gerekçesine, (b) bendinde yer alan ''suçun işlenmesinde kullanılan ...'' gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
b- Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında esas tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK'nın 52/3. maddelerine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün sanık ...’ye ilişkin B fıkrasının ‘’a’’ bendinden ‘’suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, failin güttüğü amaç’’ ibarelerinin çıkarılması, ‘’d’’ ve ‘’e’’ bendinin hükümden çıkarılarak yerine, “Sanığın sosyal ve ekonomik durumu nazara alınarak 1 yıl 8 ay hapis cezasının TCK'nın 50/4. maddesi delaleti ile 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine, TCK'nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 605 tam gün olarak belirlenmesine; TCK'nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL olarak hesabıyla 12.100 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibarelerinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık ...’in mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz incelemesinde:
5237 sayılı TCK'nın 53/6. maddesinde, belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkûmiyet hâlinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebileceği düzenlenmiş olup, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca tayin olunacak güvenlik tedbirinin süresinin, fiilin ağırlığı ile orantılı, ... ve hakkaniyet kurallarına uygun olacak şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, sürücü belgesinin en üst sınırdan 3 yıl süre ile geri alınmasına karar verilmesi,
Kabule göre de;
a-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saik" gerekçesine, (b) bendinde yer alan ''suçun işlenmesinde kullanılan ...'' gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
b- Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında esas tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK'nın 52/3. maddelerine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafileri ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, 21.09.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.