Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/9855 Esas 2022/5877 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/9855
Karar No: 2022/5877
Karar Tarihi: 21.09.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/9855 Esas 2022/5877 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2020/9855 E.  ,  2022/5877 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi



    24 Aralık 2017 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 100. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nın 299. maddesinde yapılan değişiklik neticesinde, her ne kadar sanık ... duruşmalı inceleme isteminde bulunmuş ise de, takdiren duruşma açılmaksızın dosya üzerinde yapılan incelemede;
    23.10.2011 tarihinde yerel saatle 13:41 sıralarında, merkez üssü ... ili, ... ilçesinde merkez üssü Kasımoğlu Köyü civarı, değeri değişik kuruluşlara göre 7,1 ile 7,3 arasında değişen, odak derinliği 19,02 km olan depremin meydana gelmesi üzerine Kışla mahallesi 126 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan Yağız Apartmanının (Has Ekmek Fırını) yıkılması ve çökmesi sonucu beş kişinin öldüğü, yapılan ölü muayene ve otopsi işlemleri sonucu ölenlerin göçüğe (depreme) bağlı olarak hayatlarını kaybettiklerinin tespit edildiği olayda;
    Binanın yapım yılı tam olarak bilinmemekte olup, 26.03.2002 tarihli yapı ruhsatı istek dilekçesi, 26.03.2002 tarihli ... kat yapı kullanma izin belgesi istek dilekçesi, 27.03.2002 tarih ve 2002/7 numaralı yapı ruhsatı, 28.03.2002 tarih ve ....numaralı yapı kullanma izin belgesi olduğu, apartmana ait mimari, statik ve elektrik tesisat projelerinin olmasına rağmen, zemin etüt raporu ve statik hesap raporlarının ise bulunmadığı, yapım yılına göre 1997-Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik kapsamına girmekte olduğu,
    14.11.2011 tarihli bilirkişi raporuna göre, binanın taşıyıcı sistemi betonarme olup, zemin ve 2 normal olmak üzere toplam 3 kattan oluşmakta iken, 27.03.2002 tarihli yapı ruhsatına göre bina, ..., dükkân olarak kullanılan zemin ve konut olarak kullanılan 4 normal olmak üzere toplam 6 kattan oluşmakta olduğu, mimari projeden binanın ..., zemin ve 4 normal kat olmak üzere toplam 6 kattan oluştuğu, binaya ait mimari ve statik projede belirtilen ... ve zemin kat yüksekliklerinin yapı ruhsatında belirtilen zemin ve ... kat yükseklikleri ile uyumlu olmayıp, normal kat yüksekliklerinin birbirleriyle uyumlu olduğu,
    1997-Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmeliğin “7.2 Genel Kurallar” bölümünde deprem bölgelerinde kullanılacak binalarda dikkate alınması gereken minimum beton sınıfları hakkında bilgi verildiği, ancak...Apartmanına ait statik projede malzeme ve donatı sınıfının belirtilmediği, ayrıca binaya ait hesap raporlarının bulunmadığı, Yağız Apartmanına ait karot numuneler üzerinde gerçekleştirilen merkezi basınç deneyi sonucunda, numunelerin ortalama basınç dayanımının 13.80N/mm2 olarak elde edildiği, elde edilen ortalama basınç dayanımının ise, 1997 yılında yayımlanan Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkındaki Yönetmelikte belirtilen minimum beton sınıfı olan C16’yı sağlamadığı, yönetmeliğin “7.2.5. Malzeme Dayanımları” Bölümünde birinci ve ikinci derece deprem bölgelerindeki binalarda C20 veya daha yüksek dayanımlı beton kullanılması zorunludur ibaresinin bulunduğu,
    1997-Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmeliğin “7.7.4 Kolon Enine Donatı Koşulları ” bölümünde kolon sarılma bölgeleri, kolon orta bölgeleri ve kolon-kiriş birleşim bölgeleri için dikkate alınması gereken uzunluklar, bu bölgelerdeki etriye yüzdesi, çap ve aralıkları hakkında bilgiler verildiği, Yağız Apartmanı için hazırlanan bilirkişi raporuna göre, etriye çapı açısından yeterlilik gözükürken, etriye aralığı açısından ve binanın mevcut taşıyıcı elemanlarının donatı detaylandırmasında yetersizlikler olduğunun belirlendiği, yine bilirkişi raporu ile proje verilerine göre kolon boyutları, donatı çap ve adetlerinde de farklılıklar olduğu, parça beton numuneler içerisinde boyut itibariyle standart dışı büyüklükte agregalar olduğunun belirlendiği,
    Mahkemece hükme esas alınan 27.07.2015 tarihli bilirkişi heyet raporunda; dava konusu depremde yıkılan Yağız Apartmanına (Has Ekmek Fırını) ilişkin görsel ve deneysel olarak tespit edilen teknik yetersizliklerle itibar edildiği, dava konusu binanın yapı ruhsatı ve kısmen yapı oturma izni almış resmi nitelik kazanmış bir yapı olduğu, resmi olarak 2002 yılında inşaatına başlanıp deprem tarihinde (2011) henüz tamamlanmadığı, ...'nın yıkılan binanın fenni mesulü olduğu, bu konuda taahhütname verdiği, ancak fenni mesul olmaktan kaynaklanan görevlerini yerihe getirmediği, dolayısıyla binanın yıkılmasına neden olan imalat hatalarından sorumlu olduğu, binanın yıkılması sonucunda meydana gelen ölüm ve yaralanmalar bakımından dikkat ve özen yükümlülüğünün ihlal eden ihmali davranışının müessir olduğu, sanıklardan ... Yağız, ..., ... ve ... Akın Yavuz'un söz konusu binanın sahip ve müteahhitleri olarak yapımından sorumlu oldukları halde yürürlükte kurallarına uygun bir inşaat yaptırmak bakımından kendi üzerine düşen dikkat ve özeni göstermemesi nedeniyle sorumlu olduğu sanıklardan Rıfat Koldaş ve ...'ın usta olarak inşa sorumluluğunu üstlendiği, binayı, inşaat tekniğine uygun bir şekilde imal etmede gerekli dikkat ve özeni göstermediği için sorumluluğunun bulunduğu, sanık ...'ın, yasal olmayan bir şekilde binanın mimari proje ve statik proje işi ile inşaatın kontrollüğünü üstlendiği binayı, inşaat tekniğine uygun bir şekilde imal etmede gerekli dikkat ve özeni göstermediği için sorumluluğunun bulunduğu; İmar mevzuatına göre belediyeleri, ilgili tarihte, inşaatların ruhsata uygun bir şekilde yapılıp yapılmadığını denetleme görevlerinin 1580 sayılı Belediye Kanunu 15. Madde 79. Bendinde; "imar planlarının yapımı ve uygulanması ile yapıların inşaat ve iskan ruhsatı aşamasında Türk Standartları Enstitüsünün ilgili standardına uygunluk sağlamak, uygulamaları denetlemek ve bütünlüğü sağlayıcı tedbirleri almak," olarak belirtilmekte olduğu, ancak gerek dosya içeriği, gerekse KTÜ raporundan anlaşılacağı üzere somut olayda, Yağız Apartmanı için; zemin raporu ve statik hesap raporu olmadığı, mimari ve statik raporların üzerlerinde isim ve imzaları, yani müellifleri belli olmadığı açıkça belli olan ve bir gün önce yapı ruhsatı verilen yapıya bir gün sonra sınırlıda olsa yapı kullanma izni verilmesini, binanın kalan kısmının zemin raporu ve statik raporları olmayan ruhsata binaen inşa edilmesini sağlayan Belediye görevlilerinden ..., ..., ..., ... ve ...'nun görevi kötüye kullanmak yolu ile meydana gelen ölüm ve yaralanmalar bakımından cezai sorumlulukları yoluna gidilmesi gerektiği sonucuna varıldığı,
    Dosya kapsamında mevcut bilirkişi raporları, yapılan inceleme, değerlendirme ve deliller neticesinde; 1. derece deprem bölgesinde yer alanYağız Apartmanının (Has Ekmek Fırını) taşıyıcı elemanların donatı detaylandırmasında yetersizlikler olduğu, binada projelendirme, yapım ve ... bitimi aşamalarında Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkındaki Yönetmelik ve İmar Kanunu esaslarına yeterince uyulmadığının belirlendiği,
    İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünün soruşturma aşamasında belediye görevlileri olan sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında yaptığı ön inceleme sonucunda aldığı 03.09.2013 tarihli kararında; yapı ruhsatının, zemin etüt raporu ile statik hesap raporları olmadan ayrıca, mimari ve statik proje ile yapı ruhsatındaki ... ve zemin kat yükseklikleri uyumlu olmadığı halde verilmesi ile yapı kullanma izin belgesinin de belediye teknik elemanlarınca yapının ruhsat ve eklerine uygun olduğu ve kullanılmasında fen bakımdan mahzur görülmediğinin tespiti yapılarak verilmesi nedeniyle, 3194 sayılı İmar Kanunun 22, 29 ve 30.maddeleri ve 2 Eylül 1999 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler Tip İmar Yönetmeliğinde değişiklik yapılmasına dair yönetmeliğin 34.maddesi ile değişen 57. maddesine aykırı hareket edildiği gerekçeleri ile soruşturma izni verildiği anlaşılmakla yapılan incelemede;

    I- Sanık ... hakkındaki düşme hükmüne yönelik, sanık müdafii, katılan ve mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    27.03.2002 tarih ve ... numaralı yapı ruhsatı ile 28.03.2002 tarih ve 2002/6 sayılı kısmi yapı kullanma izin belgesini onaylayan Belediye Başkanı olduğu; yapı ruhsatının verildiği 2002 yılında yürürlükte bulunan 1580 sayılı Belediye Kanununa göre; Belediye Başkanının belediye teşkilatının en üst amiri olduğu, görevleri arasında belediye teşkilatını sevk ve idare etmek ve kanunda yazılı diğer görevlerinin bulunduğu anlaşılmakla; 27.03.2002 tarihli yapı ruhsatını düzenleyen kişinin Belediye fen işleri memuru sanık ... olduğu, ruhsatı kontrol eden ve 28.03.2002 tarihli yapı kullanma izin belgesini tetkik eden kişinin Belediye fen işleri müdür vekili sanık ... olduğu; en son ruhsatı ve yapı kullanma izin belgesini onaylayan ve mühürleyen kişinin ise Belediye Başkanı sanık ... olduğunun anlaşıldığı, ilgili imar mevzuatı gereği yapı ruhsatı ekinde bulunması gereken belgelerin olup olmadığını ve teknik elemanlarca yapılan tespitleri kontrol etmeden önüne gelen evrakları imzalayarak onaylayan sanığın, görevinin gereklerini yapmakta ihmal göstermesi nedeniyle, eyleminin görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu ve anılan suçun da zamanaşımına uğradığı görülmekle, sanık ... hakkında düşme kararı verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılama sonunda, sanık ... hakkında açılan davanın, suç tarihinden karar tarihine kadar süre içinde zamanaşımının dolduğu gerekçeleri gösterilerek mahkemece düşme karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, sanık müdafinin sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine, katılan ve mahalli Cumhuriyet savcısının sanık hakkında taksirle öldürme suçundan mahkumiyet kararı verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA;
    II- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'ın taksirle öldürme suçundan mahkumiyetine ilişkin hükümlere yönelik, sanıklar ..., ... ve , sanıklar ..., ..., ..., ...ve müdafii, katılan ile mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar ..., ... ve..sanıklar ..., ..., ..., ...ve müdafii, katılan ile mahalli Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    3194 sayılı İmar Kanunun 28. maddesinde yapının fenni mesuliyetini üzerine alan meslek mensuplarının, (fenni mesul mimar ve mühendisler uzmanlık alanlarına göre) yapının, tesisatı ve malzemeleri ile birlikte, Kanuna, ilgili diğer mevzuata, uygulama imar planına, ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere, standartlara ve teknik şartnamelere uygun olarak inşa edilmesini denetlemekle görevli olduğu, ruhsat ve eklerine aykırı olarak yapılması halinde durumu ruhsatı veren Belediyeye bildirmekle mükellef olduğunun düzenlendiği, bu konuda taahhütname vermiş olan sanık ...'nin fenni mesul olmaktan kaynaklanan denetim görevini yerine getirmediği, inşaat teknikeri olan sanık ...'ın da yasal olmayan bir şekilde binanın mimari proje ve statik proje işi ile inşaatın tekniğine uygun imal edilmesinde sorumluluk üstlendiği, dolayısıyla binanın yıkılmasına neden olan imalat hatalarından sanıklar ... ve ... Vasıf Özkanın sorumlu olduğu,
    Sanıklar Rıfat Koldaş ve ...'ın inşaat ustası olarak inşa sorumluluğunu üstlendikleri, binayı inşaat tekniğine uygun bir şekilde imal etmede gerekli dikkat ve özeni göstermedikleri için sorumluluklarının bulunduğu,
    Sanıklar ..., ..., ... ve ... 'un ise, söz konusu binanın sahipleri ve müteahhidi olarak yapımından sorumlu oldukları halde, yürürlükteki kurallara uygun bir inşaat yaptırmak bakımından kendi üzerlerine düşen dikkat ve özeni göstermemesi nedeniyle kusurlu olduklarının kabul ve tespit edildiği olayda;
    1-Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde; TCK'nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, yürürlükteki kurallara uygun bir inşaat yaptırmak bakımından dikkat ve özeni göstermeyen, binadaki malzeme ve donatı yetersizliklerini denetlemeyen, bu nedenle birinci derece deprem bölgesinde bulunan ... apartmanının tamamen çökmesine ve beş kişinin göçük altında kalarak ölmesine asli kusurlu olarak neden olan sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... .ve ... hakkında, ... ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan daha fazla uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanıklar hakkında eksik cezaya hükmolunması,
    2-Depremde yıkılan Yağız apartmanından alınan karot numunelerinin teknik bilirkişiler tarafından incelenmesi neticesinde; 1997 yılında yayımlanan Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkındaki Yönetmelikte birinci ve ikinci derece deprem bölgelerindeki binalarda C20 veya daha yüksek dayanımlı beton kullanılmasının zorunlu olmasına rağmen, kullanılan betonun Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkındaki Yönetmelikte belirtilen minimum beton sınıfı olan C16'yı dahi sağlayamadığı, bu yetersizlik ve eksikliklerin binanın yıkılmasında etkili olduğu; sanıkların yıkılan binanın proje aşamasında, yapım aşamasında ve ... bitimi aşamasında, üzerilerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği, öngörülebilen bu netice bakımından dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranan sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında bilinçli taksirin koşullarının oluştuğu anlaşılmakla, tayin olunan cezalarında 5237 sayılı TCK'nın 22/3. maddesi uyarınca arttırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3-TCK'nın 53/6. maddesinde “belirli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkumiyet halinde 3 aydan 3 yıla kadar bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınabileceğine karar verilebileceğinin düzenlendiği, bir mesleğin icrasının yasaklanabilmesi için ruhsatnameye bağlı olarak yürütülmesi gerekmekte olup, inşaat mühendisi olduğu anlaşılan sanık ... ile inşaat teknikeri olan sanık ...'ın çalışmasının ruhsatnameye bağlı olarak yürütülen bir meslek olmadığı nazara alınmadan, çalışma hürriyetini kısıtlayacak şekilde mesleğini icrasında bulunmaktan 1 yıl süre ile yasaklanmasına karar verilmesi,
    4-Taksirle işlenen suçlarda iştirak hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek, yargılama giderinin her bir sanığa sebebiyet verdikleri tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesine karar verilmesi gerekirken, yargılama giderlerinin eşit olarak tahsiline karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanıklar ..., ... ve.,,sanıklar ..., ..., ..., ...ve müdafii, katılan ile mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA;
    III-Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkındaki düşme hükümlerine yönelik, sanıklar ..., ... ve ... müdafii, katılan ile mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar ..., ... ve ... müdafii, katılan ile mahalli Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    ...Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanlığına bağlı İnşaat Mühendisliği tarafından düzenlenen Ağustos 2012 tarihli raporda; “deprem nedeni ile yıkılan binada ... aşaması ve sorumluluk ilişkilendirilmesi” adı altında tablo hazırlandığı, söz konusu binanın yapılış tarihi itibariyle, 1997 Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmeliğe tabi olduğu, binada kullanılan betonun yönetmelikte belirtilen minimum beton sınıfı olan C16'yı dahi sağlamadığı, beton içerisinde standart dışı agregaların mevcut olduğu, kolon boyutları, donatı çap ve adetlerinde farklılıklar göründüğü, binanın mevcut taşıyıcı elemanlarının donatı detaylandırmasında ve etriye aralığı açısından yetersizlikler olduğunun ve bu yetersizlikler dolayısıyla proje müellifleri, yapı sahibi ve müteahhidinin, teknik uygulama sorumlusunun ve belediyenin ilgili birimlerinin sorumlu olduğunun belirtildiği, ayrıca binanın ... bitimi aşamasında biten bina inşaatının projeye uygunluğunun denetlenmediği, bu nedenle belediyenin teknik uygulama yetkililerinin sorumlu olduğu sonucuna varıldığı,
    İnşaatın yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 1580 sayılı Belediyeler Kanunun “Belediyenin Vazifeleri” başlıklı 15. maddesinin 79. bendinde “İmar planlarının yapımı ve uygulanması ile yapıların inşaat ve iskan ruhsatı aşamasında, Türk Standartları Enstitüsünün ilgili standardına uygunluk sağlamak, uygulamaları denetlemek ve bütünlüğü sağlayıcı tedbirler alma” hükmünün yer aldığı,
    27.03.2002 tarihli yapı ruhsatını düzenleyen kişinin Belediye fen işleri memuru sanık ... olduğu, ruhsatı kontrol eden ve 28.03.2002 tarihli kısmi yapı kullanma izin belgesini tetkik eden kişinin Belediye fen işleri müdür vekili sanık ... Aldeşer olduğu; kısmi yapı kullanma izin belgesinde bina mahallini tetkik eden belediye fen memurlarının sanık ..., ... ve ... olduğu, bina sahibi olan sanıklar ..., ..., ..., ... Akın Yavuz tarafından inşaatına başlanılacak yapının statik hesap raporu ve zemin etüt raporu olmadan yapı ruhsatı ile; mimari ve statik projede belirtilen ... ve zemin kat yüksekliklerinin yapı ruhsatında belirtilen yükseklikler ile uyumlu olmadığı halde kısmi yapı kullanma izin belgesi verilmesi ve inşaatın yapım aşamasında gerekli denetimlerin yapılmaması nedeniyle; 3194 sayılı İmar Kanunun “Ruhsat alma şartları” başlıklı 22. maddesindeki, “ Yapı ruhsatiyesi almak için belediye, valilik bürolarına yapı sahipleri veya kanuni vekillerince dilekçe ile müracaat edilir. Dilekçeye sadece tapu (istisnai hallerde tapu senedi yerine geçecek belge) mimari proje, statik proje, elektrik ve tesisat projeleri, resim ve hesapları, röperli veya yoksa, ebatlı kroki eklenmesi gereklidir. Belediyeler veya valiliklerce ruhsat ve ekleri incelenerek eksik ve yanlış bulunmuyorsa müracaat tarihinden itibaren en geç otuz gün içinde yapı ruhsatiyesi verilir. Eksik veya yanlış olduğu takdirde; müracaat tarihinden itibaren onbeş gün içinde müracaatçıya ilgili bütün eksik ve yanlışları yazı ile bildirilir. Eksik ve yanlışlar giderildikten sonra yapılacak müracaattan itibaren en geç onbeş gün içinde yapı ruhsatiyesi verilir.” hükmü ile aynı Kanunun 29. ve 30.maddelerindeki; "Yapıya başlama müddeti ruhsat tarihinden itibaren iki yıldır. Bu müddet zarfında yapıya başlanmadığı veya yapıya başlanıp da her ne sebeple olursa olsun, başlama müddetiyle birlikte beş yıl içinde bitirilmediği takdirde verilen ruhsat hükümsüz sayılır. Bu durumda yeniden ruhsat alınması mecburidir. Başlanmış inşaatlarda müktesep haklar saklıdır...", "Yapı tamamen bittiği takdirde tamamının, kısmen kullanılması mümkün kısımları tamamlandığı takdirde bu kısımlarının kullanılabilmesi için, inşaat ruhsatını veren belediye, valilik veya yeminli serbest mimarlık veya mühendislik bürolarından; 27'nci maddeye göre ruhsata tabi olmayan yapıların tamamen veya kısmen kullanılabilmesi için ise, ilgili belediye ve valilikten izin alınması mecburidir. Mal sahibinin müracaatı üzerine, yapının ruhsat ve eklerine uygun olduğu ve kullanılmasında fen bakımından mahzur görülmediğinin tespiti gerekir. Belediyeler, valilikler veya yeminli serbest mimarlık veya mühendislik büroları, mal sahiplerinin müracaatlarını en geç otuz gün içinde neticelendirmek mecburiyetindedir. Aksi halde bu müddetin sonunda yapının tamamının veya biten kısmının kullanılmasına izin verilmiş sayılır..." hükümlerine aykırı davrandıkları; binanın mevcut taşıyıcı elemanlarının donatı detaylandırmasında ve etriye aralığı açısından yetersizlikler olduğu, beton içerisinde standart dışı agregaların mevcut olduğu, kolon boyutları, donatı çap ve adetlerinde farklılıklar göründüğü, malzeme kalitesinde, binanın proje ve yapım aşamasında yetersizlikler olması ve statik hesap raporu ile zemin etüt raporu olmadan binaya ruhsat verilmesi, mimari ve statik projede belirtilen ... ve zemin kat yüksekliklerinin yapı ruhsatında belirtilen yükseklikler ile uyumlu olmadığı halde bir gün önce yapı ruhsatı verilen yapıya bir gün sonra sınırlıda olsa yapı kullanma izni verilmesini, binanın kalan kısmının zemin raporu ve statik raporları olmayan ruhsata binaen inşa edilmesi sonucu binanın meydana gelen deprem nedeni ile yıkılmasında, sanıklar ..., ..., ... ve ...'ın objektif olarak var olan dikkat ve özen yükümlülüğünü öngörebilecek ve yerine getirebilecek durumda olmalarına rağmen, İmar Kanununa, 1997-Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik hükümlerine ve dönem itibariyle bilim ve fennin gerektirdiği teknik şartlara aykırı davrandıkları, üzerilerine düşen dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak, mevcut sonucun gerçekleşmesinde etkili oldukları, bu nedenle meydana gelen ölümler bakımından sanıkların eyleminin bilinçli taksirle öldürme suçunu oluşturacağı gözetilmeksizin, görevi kötüye kullanma suçu bakımından değerlendirme yapılarak, suçun zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında düşme kararları verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, katılan ile mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; 21.09.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara