Esas No: 2022/2398
Karar No: 2022/5943
Karar Tarihi: 26.09.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2022/2398 Esas 2022/5943 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2022/2398 E. , 2022/5943 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi:Ağır Ceza Mahkemesi
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Tazminat talebinin dayanağı olan ... (Kapatılan) 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/77 Esas – 2009/316 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak suçundan 13.03.2007 - 14.08.2007 tarihleri arasında 154 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 30.10.2013 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;Davacının 6.550,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 2.065,00 TL maddi, 12.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, davacı ile ilgili tutuklama ve tahliyeye ilişkin tüm müzekkere ve belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde aslı ya da onaylı örnekleri de dosya içine alınarak, tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihleri ile infazı yapılan tutuklama müzekkeresi suç bilgisinin ilgili ceza infaz kurumundan sorulması suretiyle infaz edilen sürenin tereddüde mahal vermeyecek şekilde belirlenmemesi, davacının birden fazla mahkumiyet hükümlerinin de olduğu dikkate alındığında CMK'nın 144/1-a. maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup tazminata engel oluşturmayacak ise de, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği göz önünde bulundurularak, mahsup edilen sürenin hükmolunacak manevi tazminat miktarının tayininde dikkate alınması gerektiği nazara alındığında, davacının gözaltında ve tutuklu kaldığı sürelerin diğer bir hükümlülüğünden mahsup edilip edilmediği hususu açıklığa kavuşturulmadan, yazılı şekilde karar verilmesi, aynı konu ve nedene dayalı olarak açılmış başka bir dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorulup, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden de araştırılarak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, kabul ve uygulamaya göre de; belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması ve davacı lehine fazla vekalet ücreti tayini edilmesi, gerekçeleri ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 500,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin ve davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA, 26.09.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.