Esas No: 2022/6016
Karar No: 2022/8021
Karar Tarihi: 19.10.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/6016 Esas 2022/8021 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2022/6016 E. , 2022/8021 K.Özet:
Davacı, davalılarla imzaladığı avukatlık sözleşmesi kapsamında açılan davada, vekalet ücreti talebinde bulundu. Mahkeme ilk olarak görevsizlik kararı verdi, ancak Yargıtay'ın bozma kararı sonrasında davanın reddine hükmetti ve fazla vekalet ücreti ödenmesine karar verildi. Ancak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre hükmedilen ücret kabul edilen veya reddedilen miktarı geçemez. Bu nedenle, mahkemenin kararı düzeltilerek, hüküm fıkrasındaki fazla vekalet ücretinin çıkarılması gerektiği belirtildi. Hüküm, HUMK'nın 438/7 maddesi gereği düzeltilerek onaylandı. Kanun maddeleri: HUMK'nın 438/7, 440.
"İçtihat Metni"
Davacı ... ile davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ... aralarındaki alacak davasına dair Gölbaşı(Ankara) 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 12/01/2022 tarihli ve 2016/242 E. 2022/8 K. sayılı hükmün onanması hakkında Dairemizce verilen 22/06/2022 tarihli ve 2022/3407 E. 2022/6072 K. sayılı karara karşı, davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, avukat olduğunu, davalılar ile avukatlık sözleşmesi imzalayarak davalılara vekaleten dava açıp yürüttüğünü, davanın lehlerine sonuçlanması üzerine vekalet ücreti ödememek için haksız olarak kendisini azlettiklerini, vekalet ücretinin ödenmediğini ileri sürerek, fazlası saklı kalmak üzere 30.000,00-TL vekalet ücreti alacağının faiziyle birlikte davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece 26/02/2015 tarihli dava dilekçesinin görev yönünden reddine, yargılamanın görevli ve yetkili Ankara Nöbetçi Tüketici Mahkemesinde görülmesine dair verilen kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesi’nin 10/12/2015 tarihli 2015/34908 Esas ve 2015/36216 Karar sayılı ilamıyla "Davacı avukat eldeki davada ödenmeyen vekalet ücreti alacağının davalılardan tahsilini istemekte olup, bu husustaki ihtilafın taraflar arasındaki vekalet akdinden kaynaklandığı hususunda duraksama bulunmamaktadır. Dava, 29/09/2011 tarihinde açılmış olup dava tarihi itibariyle 4077 sayılı yasa yürürlüktedir. 4077 sayılı yasanın yürürlükte bulunduğu dönemde ise vekalet akdi ve bu ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlıklar Tüketici Yasası kapsamı dışında bulunmaktadır. Öte yandan 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı yasanın geçici 1.maddesinde "bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalar açıldıkları mahkemelerde görülmeye devam eder" hükmü mevcut olup, bu hüküm uyarınca 6502 sayılı yasada düzenlenen vekalet akdi hususunda Tüketici Mahkemesinin görevli olabilmesi için davanın 28/05/2014 tarihinden sonra açılması zorunludur. Eldeki dava 4077 sayılı yasa yürürlükte iken açıldığından davaya bakma görevi dava tarihinde mevcut düzenlemeye göre genel mahkemeye ait olduğundan, mahkemece işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir." gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafından temyiz edilen hükmün, Dairemizin 22/06/2022 günlü ve 2022/3407 Esas, 2022/6072 Karar sayılı ilamıyla davacının tüm temyiz itirazları reddedilerek onanmasına karar verilmiş; davacı bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1-Düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında benimsenen mahkeme kararındaki gerekçelere göre, düzeltme dileğinde ileri sürülen sebepler HUMK’nun 440 ıncı maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından, davacının aşağıdaki bendin dışında kalan sair karar düzeltme itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, vekalet ücretinin tahsili talebine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, kendisini vekil ile temsil ettirmiş olan davalılar lehine 7.817,61-TL vekalet ücretine hükmedilmiştir. Oysa ki, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesine göre; “(1) Bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için bu Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. (2) Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.” Buna göre davalılar lehine davanın reddedilen miktarı yönünden 5.100,00-TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yukarıda yazılı şekilde fazla vekalet ücretine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün, HUMK'nın 438/7 maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
Bu itibarla verilen kararın zuhulen onandığı yeniden yapılan inceleme sonucunda anlaşıldığından, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 22/06/2022 günlü ve 2022/3407 Esas, 2022/6072 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına ve belirtilen gerekçeyle hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair karar düzeltme isteminin reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle Dairemizin 22/06/2022 günlü ve 2022/3407 Esas, 2022/6072 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına, kararın hüküm fıkrasının 4. bendinde yer alan "7.817,61 TL" ibaresi hükümden çıkartılarak yerine “5.100,00 TL” ibaresinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcının düzeltme isteyene iadesine, 19/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.