Esas No: 2012/3657
Karar No: 2012/4818
Karar Tarihi: 04.06.2012
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/3657 Esas 2012/4818 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 126 ada 20 parsel sayılı 4125,96 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz mirasçılık hakkı, rıza-i taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Ölü ... adına tespit edilmiştir. Davacılar Sezai Kara ve arkadaşları yasal süresi içinde mirasçılık hakkı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli parselin 1/3 hissesinin verasette iştirak halinde ... miraşçıları adına,1/3 hissesinin aynı şekilde ... mirasçıları adına, geriye kalan 1/3 hissesinin ise yine iştirak halinde davalı ... ... mirasçıları adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, taşınmazın öncesi ..."ya ait iken takasla ..., ... ve ..."ya geçtiği, adı geçenlerin taşınmaz üzerine ev ve müştemilat yaptıkları ve müştereken kullandıkları kabul edilerek hüküm kurulmuştur. Ne var ki, mahkemenin bu kabulü dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Gerçekten mahallinde yapılan keşif ve uygulamaya ve dosya kapsamına göre taşınmazın öncesinin ..."ya ait olduğu, ..., ... ve ..."nın birlikte bu şahıstan devralarak üzerine birlikte ev, ahır, garaj ve samanlık yaparak müştereken kullandıkları, ..."nın çocuğunun bulunmaması nedeniyle ..."yı evlatlık olarak yanına aldığı ancak veraset ilamına göre resmi evlatlık akdinin kurulmadığı, ... ve ..."nın dosyada bulunan veraset ilamlarına göre bekar ve çocuksuz ölümleriyle geriye mirasçı olarak kardeşleri ..."nın çocukları davacıların kaldığı anlaşılmaktadır. Ancak, ..."nın, ... ve ... ile mirasçılık ilişkisinin bulunmaması nedeniyle üçüncü şahıs durumunda olduğu, müşterek paydaşları ... ve ..."nın 1979 yılında ölümleri ile tespit tarihi olan 2009 yılına kadar taşınmazı tek başına davalı tarafın miras bırakanı olan ... ve ölümü ile de mirasçılarının kullandığı, böylece tespit gününe kadar davalı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. maddesinde düzenlenen zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacıların davasının reddine ve taşınmazın ... ... mirasçıları adına miras payları oranında tesciline, taşınmazın beyanlar hanesinde, üzerindeki muhtesatların eşit paylarla ..., ... ve ... mirasçılara ait olduğunun gösterilmesine karar verilmesi gerekirken davanın kısmen kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 04.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.