Esas No: 2012/3970
Karar No: 2012/4678
Karar Tarihi: 29.05.2012
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/3970 Esas 2012/4678 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Yukarıkurtoğlu Köyü çalışma alanında bulunan 105 ada 27, 28, 29, 183, 189, 191, 106 ada 127 ve 107 ada 146 parsel sayılı sırası ile 3808.55, 708.73, 929.62, 8818.76, 1000.95, 2214.99, 2070.58 ve 8889.05 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan 105 ada 27, 28, 29, 183, 189, 191, 107 ada 146 parsel sayılı taşınmazlar mera olarak sınırlandırılmış,106 ada 127 parsel sayılı taşınmaz ise ham toprak niteliği nedeniyle Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 105 ada 27, 28, 29, 189, 191 parsel sayılı taşınmazlar hakkında, davacı ... aynı nedenlerle 105 ada 191, 106 ada 127, 107 ada 146 parsel sayılı taşınmazlar hakkında, davacı ... ise, 105 ada 183 parsel sayılı taşınmaza yönelik olarak kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece davalar birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davacı ..."ın davasının reddine, davacı ..."ın davasının kısmen kabulüne, davacı ..."nin davasının kabulüne, çekişmeli 105 ada 27, 28, 29, 189, 191 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi mera olarak sınırlandırılmasına, 106 ada 127, 107 ada 146 parsel sayılı taşınmazların davacı ... adına tesciline, 105 ada 183 parsel sayılı taşınmazın davacı ... mirasçıları adlarına payları oranında tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve çekişmeli taşınmazların kamu orta malı niteliğinde mera olduğu mahallinde yapılan keşif ve uygulama ile belirlendiğine, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 18/2. maddesi uyarınca meraların zilyetlikle iktisabı mümkün bulunmadığına göre, davacı ..."ın 105 ada 27, 28, 29, 189 ve 191 parsel sayılı taşınmazlara yönelik yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan 105 ada 27, 28, 29, 189 ve 191 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili hükmün ONANMASINA,
2- Çekişmeli 106 ada 127 parsel sayılı taşınmazın tarım arazisi olduğu, taşınmaz üzerindeki zilyetliğin tespit tarihine kadar çekişmesiz, aralıksız ve malik sıfatıyla 20 yılı aşan bir süre devam ettiği, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. maddesinde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme şartlarının gerçekleştiği mahkemece mahallinde yapılan keşif, uygulama, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanları, düzenlenen teknik bilirkişi raporu ile belirlenmiştir. Delillerin takdiri mahkemeye ait olup takdirde de bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu nedenlerle ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre yerinde görülmeyen davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan 106 ada 127 parsel sayılı taşınmazla ilgili hükmün ONANMASINA,
3- Mahkemece 105 ada 183 ve 107 ada 146 parsel sayılı taşınmazların tarım arazisi niteliğinde bulunduğu, davacı taraf yararına zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, çekişmeli 105 ada 183 parsel sayılı taşınmaz ile sınırında bulunan 183 ada 190 parsel numaralı mera parseli arasında ve 107 ada 46 parsel sayılı taşınmaz ile sınırında bulunan 105 ada 136 ve 251 parsel sayılı mera parselleri arasında ayırıcı unsur bulunup bulunulmadığı araştırılmamış, çekişmeli taşınmazların niteliği ile ilgili olarak usulüne uygun mera araştırması yapılmamış; 3 kişilik, uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamıştır. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, çekişmeli taşınmazlara komşu parsellerin onaylı tutanak suretleriyle dayanağı olan belgeler getirtilip dosya tamamlandıktan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek 3 kişilik yerel bilirkişi kurulu aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, tespit bilirkişileri ve 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile komşusu bulunan mera taşınmazları arasında ayırıcı unsur bulunup bulunulmadığı belirlenmeli, keşif sırasında bilirkişi ve tanıklardan taşınmazların ilk maliki, intikali ve tasarrufu hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, taşınmazların öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı maddi olaylara dayalı olarak sorulmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, yargılama boyunca dinlenen bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki doğması halinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı, 3 kişilik, uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan taşınmazların niteliğiyle ilgili ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, çekişmeli taşınmazların her yönünden tüm özelliklerini gösterir fotoğrafları çektirilmeli, bilirkişiye keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, fotoğraflar üzerinde temyize konu taşınmazların sınırları kabaca işaretlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle 105 ada 183 ve 107 ada 146 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili hükmün BOZULMASINA, 29.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.