Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2011/11227 Esas 2012/3905 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/11227
Karar No: 2012/3905

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2011/11227 Esas 2012/3905 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, Hazine adına orman rejimi dışına çıkarılan bir taşınmazın beyanlar hanesine kullandığı kesimin zilyedi olduğu şerhin yazılmasını istemiştir. Ancak mahkeme, istem dışına çıkarak taşınmazın tamamının davacının zilyetliğinde olduğu yönündeki şerhi yazmıştır. Bu nedenle, yüksek mahkeme kararı bozmuştur ve davacının hangi kesimde zilyet olduğunun keşif yapılarak belirlenmesi gerektiğini belirtmiştir. Kararda, 2010 yılında kabul edilen 3402 sayılı Yasa'nın (5831 sayılı Yasa ile eklenen) ek 4. maddesine de atıfta bulunularak, 2/B madde alanlarında yapılan kadastro sırasında orman rejimi dışına çıkarılan taşınmazlara ilişkin düzenlemeler ele alınmıştır.
20. Hukuk Dairesi         2011/11227 E.  ,  2012/3905 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve dahili davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    2010 yılında yapılan 3402 sayılı Yasanın (5831 sayılı Yasa ile eklenen) ek 4. maddesi uyarınca 2/B madde alanlarında yapılan kadastro sırasında ... köyü 110 ada 3 sayılı 167,28 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasanının 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı ve taşınmazın ..."nın zilyetliğinde olduğu açıklaması yazılarak tarla niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir.
    110 ada 4 sayılı 8.520,63 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasanının 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı ve taşınmazın ..."nın zilyetliğinde olduğu açıklaması yazılarak tarla niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., 110 ada 3 sayılı taşınmazın yüzölçümünün 2.500 m2 olması gerekirken eksik yazıldığı, eksikliğin 110 ada 4 sayılı taşınmazda kaldığı, 110 ada 4 sayılı taşınmazın beyanlar hanesine kullandığı kesimin zilyedi olduğunun yazılması istemiyle dava açmıştır. 18.02.2011 tarihli oturumda ..., 110 ada 3 sayılı taşınmaza ilişkin davasından feragat etmiş, aynı tarihli oturumda davalı ... 110 ada 4 sayılı taşınmazı davacının kullandığını davayı kabul ettiğini bildirmiştir. Mahkemece, 110 ada 3 sayılı taşınmaza yönelik davanın feragat yönünden reddine, 110 ada 3 ve 4 sayılı taşınmazların tespit gibi tapuya tescillerine, 110 ada 4 sayılı taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetliğe ilişkin şerhin iptal edilerek bunun yerine “... kızı ... kullanımındadır” şerhinin yazılmasına karar verilmiş, hüküm davacı ... ve dahili davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespit tutanağının beyanlar hanesine zilyetlik şerhinin yazılması istemine ilişkindir.
    Mahkemece verilen karar usul ve yasaya aykırıdır. Şöyle ki; istemle bağlılık hukuk sistemimizin temel ilkelerinden olup davacı dava dilekçesinde 110 ada 4 sayılı taşınmazın beyanlar hanesine kullandığı kesimin zilyedi olduğu şerhinin yazılması isteminde bulunduğu halde 6100 sayılı HYUY"nın 26. (eski 1086 sayılı HYUY"nın 74.) maddesinde düzenlenen istemle bağlılık ilkesine aykırı olarak taşınmazın tamamının davacı ..."nın zilyetliğinde bulunduğu yönündeki şerhin beyanlar hanesine yazılması doğru değildir. Her ne kadar davacı ..., çekişmeli 110 ada 4 sayılı taşınmazın 2.500 m2 yüzölçümlü kesiminin kendisinin, 6.520 m2 yüzölçümlü bölümünün ise yeğeni ...ın zilyetliğinde bulunduğunu, kararın bu şekilde düzeltilmesini istemiş ise de ..."ın bu yönde açılmış bir davası veya temyize konu davaya harçlı katılımı bulunmamaktadır. Bu durum, ancak ..."ın mevcut davaya yöntemine uygun şekilde katılması veya ayrı dava açması halinde gözetilebilir. Bu sebeplerle; mahkemece taşınmaz başında keşif yapılarak davacının taşınmazın hangi bölümünde zilyet olduğu belirlenerek o kesim hakkında hüküm kurulması gerekirken istem dışına çıkılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... ve dahili davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 15/03/2012 günü oybirliği ile karar verildi.



    Hemen Ara