Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2022/1546 Esas 2022/6040 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/1546
Karar No: 2022/6040
Karar Tarihi: 28.09.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2022/1546 Esas 2022/6040 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2022/1546 E.  ,  2022/6040 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi:Asliye Ceza Mahkemesi


    Taksirle yaralama suçundan sanık .'un, basit yargılama usulü uygulanmak suretiyle yapılan yargılaması sonunda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunun 89/1, 62, 52/2 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 251/3. maddeleri gereğince 2.250,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair ... 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/07/2021 tarihli ve 2021/825 esas, 2021/1064 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi. 5271 sayılı Kanunun 251/3. maddesinde, "Beyan ve savunma için verilen süre dolduktan sonra mahkemece duruşma yapılmaksızın ve Cumhuriyet savcısının görüşü alınmaksızın, Türk Ceza Kanununun 61 inci maddesi dikkate alınmak suretiyle, 223 üncü maddede belirtilen kararlardan birine hükmedilebilir. Mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir." şeklinde, 5237 sayılı Kanunun 62/8. maddesinde, "Adlî para cezası hesaplanırken, bu madde hükmüne göre cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik artırma ve indirimler, gün üzerinden yapılır. Adlî para cezası, belirlenen sonuç gün ile kişinin bir gün karşılığı ödeyebileceği miktarın çarpılması suretiyle bulunur." şeklinde yer alan düzenlemeye nazaran,Dosya kapsamına göre, sanık hakkında üzerine atılı suçtan, 5237 sayılı Kanunun 89/1. maddesi uyarınca 180 gün adli para cezası olarak belirlenen temel cezasının, aynı Kanunun 62/1. maddesi uygulanmak suretiyle 1/6 oranında indirilerek 150 gün adli para cezasına hükmedilmesini müteakip, 5271 sayılı Kanunun 253/3. maddesi gereğince 1/4 oranında indirilerek 112 gün adli para cezasına karar verilerek, bu cezasının da 5237 sayılı Kanunun 52/2. maddesi uyarınca bir gün karşılığı olarak takdir edilen 20,00 Türk Lirası ile çarpılması sonucunda 2.240,00 Türk Lirası adlî para cezasına karar verilmesi yerine, 150 gün olarak belirlenen adli para cezasının öncelikle 5237 sayılı Kanunun 52/2. maddesi uyarınca bir gün karşılığı olarak takdir edilen 20,00 Türk Lirası ile çarpılması sonucunda 2.250,00 Türk Lirası adlî para cezasına hükmolunmasını takiben, söz konusu cezadan 5271 sayılı Kanunun 253/3. maddesi gereğince 1/4 oranında indirim yapılarak sonuç olarak 2.250,00 Türk Lirası adli para cezasına karar verilmek suretiyle fazla ceza tayininde isabet görülmediği gerekçeleriyle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek ... Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 10/12/2021 gün ve 94660652-105-55-20936-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14/01/2022 gün ve 2021/155962 sayılı ihbarnamesi ile ihbar ve dava tevdi kılınmakla;
    Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/12/2010 tarihli ve 2010/4-210 esas, 2010/259 sayılı kararında da belirtildiği üzere, Yasa yararına bozma yöntemi, karar veya hükümlerdeki hukuka aykırılıkların toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesini ve ülke sathında uygulama birliğine ulaşılmasını sağlamak amacıyla, olağanüstü bir denetim muhakemesi yolu olarak Ceza Yargılaması Yasasının 309 ve 310. maddelerinde düzenlenmiş olup bu denetimin konusu, maddi ve yargılama hukukuna ilişkin hukuka aykırılıklardır. Olağanüstü kanun yolu olan ve öğretide “olağanüstü temyiz” olarak adlandırılan kanun yararına bozmanın amacı hakim veya mahkeme tarafından verilen cezaya ilişkin karar veya hükümlerdeki hukuka aykırılıklar ile uygulamadaki esaslı yanlışlıklar ve esasa etkili usul yanılgılarının toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesini sağlamaktır. Kanun yararına bozma yoluna istinaf ve temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmiş hüküm ve kararlara karşı gidilmesi nedeniyle bu kanun yolu dar kapsamlı olup her türlü hukuka aykırılığın öne sürülüp incelenmesine elverişli bir denetim yolu olmayıp; ancak gerek kesin hükmün otoritesinin korunması zorunluluğu, gerekse olağanüstü bir denetim yolu olması nedeniyle dar kapsamlıdır. Her türlü hukuka aykırılığın öne sürülüp incelenmesine elverişli bir denetim yolu da değildir. Tüm bu nedenlerle; somut yasa yararına bozma isteminin CMK'nın 309 ve 310. maddesinde düzenlenen amaca uygun hukuka aykırılık niteliğinde bulunmaması nedeniyle,Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen ihbarname bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görülmediğinden, ... 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/07/2021 tarihli ve 2021/825 esas, 2021/1064 sayılı kararının CMK'nın 309. maddesi uyarınca REDDİNE, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28.09.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara