(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2009/11536 E. , 2010/2876 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalılardan ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava bir adet taşınmaz paydaşlığının giderilmesine ilişkindir. Mahkemece satış kararı verilmiş, hüküm davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Paydaşlığın(ortaklığın) giderilmesi davasını paydaşlardan (ortaklardan) biri veya bir kaçı diğer paydaşlara (ortaklara) karşı açar. HUMK.nun 569.maddesi hükmü uyarınca davada bütün paydaşların (ortakların) yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Tebligat Kanununun 20-21 ve Tüzüğün 28.maddesi gereğince muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz iseler tebliğ memurunun adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazıp imzalaması gerekir.
Olayımızda, davalılardan ..."ya Tebligat Kanununun 21.maddesine göre dava dilekçesi tebliğ edilmiş ise de davalının ne sebeple adreste bulunmadığı tevsik edilmemiştir. Ayrıca davalı ... vekili 22.6.2009 günlü tebligatın iadesine dair beyan dilekçesinde davalı ... adına çıkartılan tebligatın sehven kendi müvekkili tarafından alındığını bildirerek tebligat iade edilmiş ve davalı ..."nun yurt dışı adresi mahkemeye bildirilmiştir. Bu durumda dava dilekçesi ve duruşma gününe ilişkin davalıya yapılan tebligatın geçerli olduğu ve davada taraf teşkilinin tamamlandığı kabul edilemez. Davalı ..."nun yurt dışı adresine dava dilekçesi ve duruşma günü bildirir usulüne uygun tebligat yapıldıktan ve taraf teşkili tamamlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi icap ederken bundan zuhul olunması hatalı olmuştur.
Ayrıca kabule göre de;satış bedelinin taraflara ne şekilde dağıtılacağının hükümde gösterilmemesi ile dava konusu taşınmazın satış bedeli üzerinden Harçlar Yasası gereği %09 (binde dokuz) nisbetinde harç alınması gerekirken, binde 3,6 nisbetinde harç alınması da doğru değildir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ.Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.