20. Hukuk Dairesi 2011/13900 E. , 2012/3829 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, yörede 1998 tarihinde yapılan ve 18/04/2007 – 18/10/2007 tarihleri arasında ilan edilen orman kadastrosu sırasında ... Köyü ... mevkiindeki 30000 m² yüzölçümlü taşınmazın tamamının orman alanı içinde bırakıldığını iddia ederek işlemin iptali ile adına tescili talebiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında yörede genel arazi kadastro çalışması yapılmış ve dava konusu orman parseli 117 ada 141 parsel numarası ve 63383,71 m² yüzölçümüyle malik hanesi boş bırakılarak Kadastro Mahkemesine devrolunmuştur. Mahkemece davanın REDDİNE ve dava konusu 117 ada 141 sayılı parselin orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, genel kadastro tespitine ve altı aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
Davacı, yörede 6831 sayılı Yasaya göre yapılan orman kadastrosuna itiraz davası açmış, yargılama sırasında dava açtığı taşınmazın da içinde bulunduğu alana ilişkin olarak genel arazi kadastrosu yapılmış ve 117 ada 141 parsel sayısı verilerek orman niteliği ile kadastro tespit tutanağı düzenlenmiş ve 3402 sayılı Yasanın 5. maddesi gereğince davalı olduğu belirtilerek tutanak 3402 Sayılı Yasanın 30/2 maddesi gereğince malikinin belirlenmesi amacıyla Kadastro Mahkemesine devredilmiştir.
3402 sayılı Yasanın 27. maddesinin 3. fıkrasında “Kadastro hakimi, devredilen bu dava dosyaları ile beşinci madde gereğince müdür tarafından gönderilen kadastro tutanaklarını birleştirerek 11 inci maddede yazılı şekle uygun olarak askı ilanını yaptırır. İlan süresi bitmeden duruşmaya başlanamaz.” hükmü yer almaktadır.
Çekişmeli taşınmaz, 3402 sayılı Yasanın 5. maddesi gereğince Kadastro Mahkemesine devredildiğine göre ve taşınmaz üzerinde hak sahibi olabilecek başkaca kişilerin davaya katılmasına imkan tanınması hususu da gözönünde bulundurularak, yargılamaya 3402 Sayılı Yasanın 27/3. maddesi gereğince askı ilanları yapılarak devam edilmesi gerekirken, bu husus yerine getirilmeden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlere göre, davacı ..."ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 14/03/2012 günü oybirliği ile karar verildi.