Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/11657 Esas 2010/2852 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/11657
Karar No: 2010/2852
Karar Tarihi: 16.3.2010

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/11657 Esas 2010/2852 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, paydaşlığı bulunan bir mülkün satışı yoluyla paydaşlığın giderilmesine ilişkin davada, satışın nasıl yapılacağı ve satış bedelinin nasıl dağıtılacağı konularının karar yerinde gösterilmediğini belirtmiştir. Ayrıca, vekalet ücretlerinin tarafların payları oranında tahsiline karar verilmesi gerektiği ve hükümdeki yanlışlıklar nedeniyle kararın bozulması gerektiği vurgulanmıştır.
Detaylar:
- Paydaşlığın giderilmesi davaları, paylı ve elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi mallarda paydaşlar veya ortaklar arasında hukuki ilişkiyi sona erdiren, birlikte mülkiyetten ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalar olarak nitelendirilmiştir.
- Bu tür davalar nedeniyle kazanan ya da kaybeden taraftan söz edilemeyeceği için yargılama giderleri ve vekalet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
- Satış bedelinin paydaşların tapudaki payları oranında veya mirasçılık belgesindeki payları oranında veya hem paylı hem de elbirliği mülkiyet halinin bir arada bulunması halinde ise tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılması gerektiği belirtilmiştir.
- Kararın doğru olması için satışın nasıl gerçekleştirileceği, satışın umuma açık mı ortaklar arasında mı yapılacağı ve satış bedelinin nasıl dağıtılacağı konularının karar yerinde gösterilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
- HUMK'nun 428. maddesi uyarınca hüküm bozulmuştur.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2009/11657 E.  ,  2010/2852 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Uyuşmazlık, ... parsel No’lu taşınmazın paydaşlığının giderilmesine ilişkindir.Mahkemece taşınmazın satışı suretiyle paydaşlığın giderilmesine karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacılar vekili, dava dilekçesinde, tarafların dava konusu edilen ... parsel No’lu taşınmaza birlikte malik olduklarını, davalı belediyenin hukuki mevzuatı gereği mülk edinebilmesinin yasak olması ve taşınmazın alanının da aynen bölünmeye elverişli bulunmaması nedeniyle paydaşlığın bugüne kadar giderilemediğini belirterek, taşınmazın satışı suretiyle paydaşlığın giderilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, dava konusu yerde herhangi bir yapı ya da aidiyet iddialarının bulunmadığını, kendilerinin de satış yolu ile paydaşlığın giderilmesini istediklerini belirtmiştir
    Paydaşlığın giderilmesi davaları paylı ve elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi mallarda paydaşlar veya ortaklar arasındaki hukuki ilişkiyi sona erdiren, birlikte mülkiyetten ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Davanın bu niteliği nedeniyle sonuçta kazanan ya da kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi gerekir.
    Yine mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının, satışın ne şekilde gerçekleştirileceğinin, satışın umuma açık mı ortaklar arasında mı yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının karar yerinde gösterilmesi gerekir. Satış bedelinin, satışına karar verilen taşınmaz paylı mülkiyet hükümlerine konu ise paydaşların tapudaki payları oranında, elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi olması halinde mirasçılık belgesindeki payları oranında, hem paylı hem de elbirliği mülkiyet halinin bir arada bulunması halinde ise tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir.
    Olayımıza gelince; dava konusu edilen ... parsel No’lu taşınmaz paylı mülkiyet hükümlerine tabi olup mahkemece taşınmazın satışı suretiyle paydaşlığın giderilmesine karar verilirken satışın ne şekilde gerçekleştirileceği, satışın umuma açık mı paydaşlar arasında mı yapılacağı ve satış sonunda elde edilecek satış bedelinin paydaşlara ne şekilde dağıtılacağı karar yerinde gösterilmediği gibi taşınmazın paydaşlığının giderilmesi için açılan davada, gerek davacılar, gerek davalı kendisini vekille temsil ettirdiğine göre mahkemece taşınmazın satışına karar verilirken vekalet ücretlerinin payları oranında paydaşlardan tahsiline karar verilmesi gerekirken,vekalet ücretinin yazılı şekilde davacılar ve davalıdan alınarak karşı tarafa verilmesine hükmedilmesi de doğru değildir.
    Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara