20. Hukuk Dairesi 2011/14737 E. , 2012/3705 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, ... köyü 125 ada 6 ve 24 parsel sayılı sırasıyla 1689,89 m² ve 3324,70 m² yüzölçümündeki taşınmazların 1975 yılında 1744 sayılı Yasanın 2. maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarılarak 25.06.1999 tarihinde Hazine adına tapuya kayıt edildiğini, ancak orman sınırı dışına çıkarılma tarihinden itibaren davalı idare adına tescil edildiği tarihe kadar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğinin davacı müvekkili yararına oluştuğu iddiasıyla tapu kaydının iptali ile müvekkili davacı adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın KISMEN KABULÜNE ve dava konusu parsellerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tescillerine karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu kaydının iptali ve tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde dava tarihinden önce 3116 sayılı Yasaya göre 1944 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 1744 sayılı Yasaya göre 1975 yılında yapılıp itirazsız yerlerde 1976 yılında itirazlı yerlerde ise 1979 yılında kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması vardır.
Taşınmazların bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu işlemi 05.05.1999 yılında yapılıp 25.04.1999 – 24.06.1999 tarihleri arasında ilan edilerek kesinleşmiş, beyanlar hanesine “Mehmet oğlu ..."ın zilyedliğindedir” şerhi verilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmazlarda davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı yolu ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle hüküm kurulmuştur.
Ancak, uzman bilirkişi raporuna göre, taşınmazın 1944 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı ve 1977 yılında 1744 sayılı Yasanın 2. madde uygulaması ile orman niteliğinin yitirilmesi nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, öncesi orman olan ve bu niteliğini kaybetmesi nedeniyle orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazların Anayasanın 170. maddesinde belirtilen kamu hizmetinin yerine getirilmesi için 2924 sayılı Yasa gereği Orman Bakanlığı emrine geçeceği, başka bir anlatımla, Orman Bakanlığına tahsis edilmiş sayılacağından 3402 sayılı Yasanın 17. maddesi ve yine yasalar gereği Hazineye kalan yerler olması nedeniyle aynı Yasanın 18. maddesi hükmü karşısında orman sınırları dışına çıkarma işlemi Hazine adına yapılacağından, 1744 sayılı Yasanın 2., 2896 ve 3302 sayılı Yasalar ile değişik 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazların kazandırıcı zamanaşımı yoluyla edinilmesine olanak bulunmadığı, yine 27.01.2009 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5831 sayılı Yasanın 5. maddesiyle, 6831 sayılı Yasaya eklenen ek 10. maddesi uyarınca, Orman Yasasının 20.06.1973 tarih ve 1744 sayılı Yasayla değişik 2. maddesi 23.09.1983 tarihli 2896 ve 05.06.1986 tarihli 3302 sayılı Yasalarla değişik 2. madde, 1. fıkra (B) bendi uygulamalarına göre çıkarma işleminin kesinleştiği tarihten itibaren kazandırıcı zamanaşımı yolu ile iktisap edilemeyeceği ve Hazine adına tescil edileceği açıktır.
Bu durumda, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin yanlış değerlendirilmesi sonucu yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya uygun olmayan hükmün BOZULMASINA 13/03/2012 günü oybirliği ile karar verildi.