Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/5178 Esas 2022/8455 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/5178
Karar No: 2022/8455
Karar Tarihi: 02.11.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/5178 Esas 2022/8455 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı şirket, davalı ile intifa senedi kullanım sözleşmesi yapmış ve sözleşme gereği davalı, taşınmazın sosyal alanlarından ve kullanımından faydalanmıştır. Merkezi sistem elektrik, su bedelleri ve sigorta bedeli için toplam 11.636,10 TL tutarında 46 fatura düzenlenmiş ancak davalı bu bedelleri ödememiştir. Bunun üzerine davacı, icra takibi başlatmış ancak davalı itiraz etmiştir. Davacı, haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile davalı borçlu aleyhine %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davacının talebi kısmen kabul ederek davalının icra takibine yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin belirli tutarlar üzerinden devamına karar vermiştir. Davacı tarafından temyiz edilen karar, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi tarafından incelenmiş ve davacının sunduğu delillerin yeterince değerlendirilmediği belirtilerek mahkeme kararı bozulmuştur. Davacının belgeleri yeniden incelenerek karar verilmesi gerekmektedir.
Kararda geçen kanun maddeleri: 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi.
3. Hukuk Dairesi         2022/5178 E.  ,  2022/8455 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı şirket vekili, davacı ve davalı arasında intifa senedi kullanım sözleşmesi olduğunu, sözleşme gereğince davalının sosyal alanlardan ve taşınmazın kullanımından faydalandığını, yine sözleşme gereğince davalının merkezi sistem elektrik ve su bedellerinden sorumlu olduğunu, Ocak 2008-Eylül 2011 tarihleri arasında kullandığı merkezi sistem, elektrik, su bedelleri için toplam 11.636,10-TL tutarı 46 fatura düzenlendiğini, bu faturaların ödenmediğini, yine sigorta taahhütnamesine istinaden 2005-2011 yılları arasında ödemesi gereken yıllık 250 USD sigorta bedelini ödemediğini, bu alacaklarının tahsili için icra takibi başlattıklarını, davalının itiraz ettiğini belirterek haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile davalı borçlu aleyhine %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; alınan bilirkişi raporları doğrultusunda davanın kabulüne, davacının İstanbul 22. İcra Müdürlüğünün 2012/899 E sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 11.352,68 TL ve 805.06 USD üzerinden devamına asıl alacak olan 11.254,21 TL yönünden icra takip tarihi itibarıyla aylık %9 800 USD sigorta bedeli alacağı yönünden ise icra takip tarihinden itibaren devlet bankalarının dolara uyguladığı en yüksek mevduat faizi oranında temerrüd faizi yürütülmesine, dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesince verilen 30/01/2020 tarihli ve 2016/29536E.–2020/707K. sayılı kararıyla; davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığı belirtilerek, davacının ekli belgelerle bir takım harcama belgesi sunduğu, bilirkişi raporunda da söz konusu faturalarda yer alan bedellerin nasıl hesaplandığına ilişkin bilgi ve belgenin yer almadığının belirtildiği anlaşıldığından mahkemece, davacının harcama belgeleri kapsamında sunduğu tüm delilleri dikkate alınıp davalı tarafın fiilen kullanımına isabet eden makul, hakkaniyete uygun ve denetlenebilir masraf belgesi olup olmadığı değerlendirilerek taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine açık, tarafların itirazlarını da karşılar nitelikte konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada dosya kapsamında bulunan faturalar, harcama belgeleri ve hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi kök ve ek raporu uyarınca sigorta alacağının 270,97 USD olarak hesaplandığı, davacı tarafından 11.254,21 TL tutarındaki merkezi giderler ile ilgili düzenlenmiş faturaların hangi giderlerden kaynaklandığı, davalının kullanımı olup olmadığı ve nasıl hesap edildiği hususunda dosyaya belge sunulmadığı gözetilerek bu bedel yönünden davacının alacağını ispatlayamadığına kanaat getirildiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul 22. İcra Müdürlüğü 2012/899 E. sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 270,97 USD üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davacı, eldeki dava ile davalının sözleşme gereğince sorumlu olduğu merkezi sistem elektrik, su ve sigorta bedellerinin tahsili için başlattığı takibe vaki itirazın iptalini istemiştir.
    Mahkemece hükme esas alınan ... ve ...'ten alınan 14.06.2021 tarihli bilirkişi heyet ve 08.11.2021 tarihli bilirkişi heyet ek raporu incelenecek olursa; ... Club'da bulunan ... nolu Apart ilişkin cari hesap sözleşmesi gereğince, 2008 Ocak - 2011 Ekim faturaları dahil edilerek merkezi sistem, elektrik, su, sıcak su bedeli için 46 adet faturaya dayalı davacı tarafından başlatılan icra takibinde, 2008 Nisan Merkezi Sistem Bedeli açıklaması ile talep edilen 381,87 TL tutarlı faturanın liste ekinde sureti bulunmadığından, talep edilebilecek 46 adet fatura karşılığının 11.636,08-381,87= 11.254,21 TL olarak hesaplandığı, ancak davacı tarafın 11.254,21 TL tutarındaki alacağına ilişkin düzenlediği faturalarla ilgili temlik aldığı ... Turizm Otelcilik San ve Tic. A.Ş.'nin hangi giderlerinden kaynaklandığı ve nasıl hesap edildiği hususunda dosyaya belge sunması gerektiği hususunun Mahkemenin takdirlerinde olduğu; sigorta alacağı bakımından ise, 11.08.2009 başlangıç tarihli poliçe dosyada mübrez olmadığından hesaplama dışında bırakılarak yapılan incelemede, dosyaya sunulan 11.08.2006, 11.08.2007, 11.08.2008, 11.08.2010 11.08.2011 başlangıç tarihli sigorta poliçeleri üzerinde yapılan hesaplama ile davacının toplam alacağının 270,97 USD olacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
    Oysaki, davacının 19.11.2020 havale tarihli dilekçesine ekli belgelerle bir takım harcama belgesi ve sigorta poliçesi sunduğu, bilirkişi raporuna itirazında da söz konusu hususu ileri sürdüğü anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, davacının ibraz ettiği sigorta poliçelerinin tamamı incelenip sigorta alacağı hesap edilip, harcama belgeleri kapsamında ise sunduğu tüm delilleri dikkate alınıp merkezi sistem elektrik ve su bedelleri için davalı tarafın fiilen kullanımına isabet eden makul, hakkaniyete uygun ve denetlenebilir masraf belgesi olup olmadığı değerlendirilerek taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine açık, tarafların itirazlarını da karşılar nitelikte konusunda uzman bilirkişi heyetinden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma sebebidir.
    2-Bozma nedenine göre, davacının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, 2. bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 02/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara