Esas No: 2021/8742
Karar No: 2022/6229
Karar Tarihi: 05.10.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/8742 Esas 2022/6229 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2021/8742 E. , 2022/6229 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Alkol veya uyuşturucu maddenin etkisi altındayken ... kullanma suçundan sanık ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, ... Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 02/02/2021 tarihli ve 2021/16716 soruşturma, 2021/6226 esas, 2021/789 sayılı seri muhakeme usulüne tabi talepnamenin kabulüne ve sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/2 ve 250/4. maddeleri uyarınca 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının anılan Kanunun 58/6. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair ... 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/02/2021 tarihli ve 2021/268 esas, 2021/247 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 305. maddesinde yer alan "Ceza Mahkemelerinden verilen hükümler temyiz olunabilir. Ancak, onbeş sene ve ondan yukarı hürriyeti bağlayıcı cezalara ait hükümler hiç bir harç ve masrafa tabi olmaksızın Yargıtayca re'sen tetkik olunur. 1. (Değişik: 18/11/1992 - 3842/28 md.) İkimilyar liraya kadar (İkimilyar dahil) para cezalarına dair olan hükümler,(1) 2.(Değişik: 18/11/1992 - 3842/28 md.) Yukarı sınırı onmilyar lirayı geçmeyen para cezasını gerektiren suçlardan dolayı verilen beraat hükümleri,(1) 3. Bu Kanun ile sair kanunlarda kesin olduğu yazılı bulunan hükümler, Temyiz olunamaz. Bu suretle verilen hükümler tekerrüre esas olmaz..." şeklindeki düzenlemenin Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği tarih olan 20/07/2016 tarihine kadar geçerlilik arz ettiği,
Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesiyle birlikte 20/07/2016 tarihi itibariyle artık 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun istinaf başlıklı 272. maddesinin yürürlük kazanması ile birlikte anılan maddenin ilk halinde 1412 sayılı Kanundaki gibi kesin olan hükümlerin tekerrüre esas alınamayacağına ilişkin bir düzenleme bulunmaması sebebiyle kesin nitelikteki adli para cezaları tekerrüre esas oluşturabiliyorken, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 272. maddesinde yer alan "(1) İlk derece mahkemelerinden verilen hükümlere karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Ancak, onbeş yıl ve daha fazla hapis cezalarına ilişkin hükümler, bölge adliye mahkemesince re'sen incelenir. (2) Hükümden önce verilip hükme esas teşkil eden veya başkaca kanun yolu öngörülmemiş olan mahkeme kararlarına karşı da hükümle birlikte istinaf yoluna başvurulabilir. (3) Ancak; a) (Değişik: 31/3/2011-6217/23 md.) Hapis cezasından çevrilen adlî para cezaları hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirası dâhil adlî para cezasına mahkûmiyet hükümlerine, b) Üst sınırı beşyüz günü geçmeyen adlî para cezasını gerektiren suçlardan beraat hükümlerine, c) Kanunlarda kesin olduğu yazılı bulunan hükümlere, Karşı istinaf yoluna başvurulamaz." şeklindeki düzenlemenin son fıkrasına 14/04/2020 tarihinde 7242 sayılı Kanunun 17. maddesiyle yapılan değişiklikle eklenen "Bu suretle verilen hükümler tekerrüre esas olmaz" şeklindeki cümle gereğince, kesin nitelikteki adli para cezasına dair mahkumiyet hükümlerinin tekerrüre esas alınamayacağının anlaşıldığı nazara alındığında,
Somut olayda; tekerrüre esas alınan sanığa ait adli sicil kaydında bulunan ... 31. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/04/2019 tarihli ve 2018/400 esas, 2019/424 sayılı kararıyla verilen 3.000,00 Türk Lirası adlî para cezasının, Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği ve 5271 sayılı Kanunun istinafa ilişkin hükümlerinin yürürlüğe girdiği 20/07/2016 tarihinden sonra verilen kesin nitelikte, doğrudan adli para cezası olduğunun anlaşılması karşısında, Ceza Genel Kurulunun 02/07/2020 tarihli ve 2019/13-123 esas, 2020/334 karar sayılı ilamında da kabul edildiği üzere sanığın tekerrüre esas alınan kesin nitelikteki adli para cezasına dair mahkumiyet hükmünün, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 272. maddesinin son fıkrasında yer alan "Bu suretle verilen hükümler tekerrüre esas olmaz." şeklindeki cümle gereğince, tekerrüre esas alınamayacağı, sanığın adli sicil kaydında başkaca tekerrüre esas alınabilecek niteliği haiz ilamın da bulunmadığı cihetle, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına dair yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek ... Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 12/07/2021 gün ve 94660652-105-06-10539-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28/09/2021 gün ve 2021/92163 sayılı ihbarnamesi ile Daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
İncelenen dosyada; ayrıntıları CGK’nın 02.07.2020 tarih, 2019/13-123 Esas ve 2020/334 Karar sayılı kararında açıklandığı gibi, sanığın tekerrüre esas alınan kesin nitelikteki adli para cezasına dair ... 31. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/04/2019 tarihli ve 2018/400 esas, 2019/424 sayılı kararına konu mahkumiyet hükmünün, 15.04.2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 14.04.2020 tarihli ve 7242 sayılı Kanunun 17. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nın 272. maddesinin son fıkrasına eklenen "Bu suretle verilen hükümler tekerrüre esas olmaz." şeklindeki ibare gereğince aynı maddenin üçüncü fıkrasında düzenlenen ve kesin olmaları nedeniyle istinaf yasa yoluna başvurulamayacak hükümlerin tekerrür uygulamasına da esas alınamayacaklarına ilişkin düzenlemeye göre sanık hakkında ... 31. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/04/2019 tarihli ve 2018/400 esas, 2019/424 Karar sayılı ilamıyla, 5237 sayılı TCK'nın 203/1, 62/1, 52/2. maddelerine istinaden doğrudan hükmedilen 3.000,00 TL adli para cezasına dair hükmün tekerrüre esas alınamayacağı, sanığın adli sicil kaydının incelenmesinde tekerrüre esas başkaca bir mahkumiyetinin de bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında yazılı şekilde tekerrür hükümlerin uygulanamayacağının gözetilmemesinde isabet görülmemiş olup,
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen ihbarnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, ... 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/02/2021 tarihli ve 2021/268 esas, 2021/247 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, aynı Kanunun 309/4-d maddesindeki “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme gereği bozma nedenine göre uygulama yapılarak, sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan kurulan hükmün tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin beşinci paragrafının hükümden çıkarılmasına, hüküm fıkrasındaki diğer hususların aynen bırakılmasına, infazın ve müteakip işlemlerin mahallinde buna göre yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 05.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.