Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/266 Esas 2012/4533 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/266
Karar No: 2012/4533
Karar Tarihi: 27.03.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/266 Esas 2012/4533 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)14. Hukuk Dairesi         2012/266 E.  ,  2012/4533 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.05.1997 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05.02.2009 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 27.03.2012 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar ... vd. gelmedi. Karşı taraftan davacı vekili Av.... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı, davalılar Mehmet ve Hakkı"nın 26.06.1990 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile 787, 788, 789, 790, 791, 792, 793 ve 794 parsel sayılı taşınmazlardaki miras hak ve paylarının satışını vaat ettiklerini sözleşme gereğince edimini yerine getirdiğini, sözleşmenin tapuya şerh verildiğini, davalıların sözleşmenin iptali için dava açtıklarını, tapu kayıtlarını devre yanaşmadıklarını ileri sürerek, taşınmazlardaki davalıların payının adına tescilini istemiş; birleştirme kararı verilen ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 1998/2077E. 1999/77K. sayılı dosyasında da, davasını dava tarihinden önce öldüğü anlaşılan Hakkı mirasçılarına karşı yöneltmiştir.Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Hükmü, davalı ... mirasçıları vekili ile davalı ... mirasçısı ... temyiz etmiştir.
    Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun
    706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcı veya mirasçılarından edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.
    Somut olayda, davacı ... 2.Noterliğinde düzenlenen satış vaadi sözleşmesine dayanarak taşınmazların mülkiyetinin tarafına aktarılmasını istemiştir. Sözleşme ile mülkiyeti devir borcu yüklenen satıcılardan ... yargılamanın devamı sırasında 19.11.2006 tarihinde ölmüştür. ... mirasçılarına ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/776- 1391 sayılı görevsizlik kararı ve sonrasındaki yargılama işlemleri için herhangi bir tebligat yapılmamıştır. Hukuki dinlenme hakkı başlığını taşıyan HMK’nun 27. maddesinde “Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenme hakkına sahiptirler.
    Bu hak; a)Yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, b)açıklama ve ispat hakkını c)Mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirilmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Eldeki davada, görevsizlik kararı sonrasında kendilerine görevli mahkemenin duruşma günü bildirilmediğinden Mehmet mirasçıları dava ile ilgili bilgi sahibi olamamış, açıklama ve ispat haklarını kullanamamışlardır. Dolayısıyla, usul hükümlerine aykırı yargılama yapılmıştır.
    Mahkemece, davada yer almayan Mehmet mirasçılarına dava dilekçesi tebliğ edilerek, varsa kanıtları toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken HMK’nun 27. maddesi hükmüne aykırı yargılama ile işin esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalılar vekillerini temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 900,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 27.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




    Hemen Ara