Esas No: 2011/5331
Karar No: 2012/3912
Karar Tarihi: 30.04.2012
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2011/5331 Esas 2012/3912 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında temyiz incelemesine konu 131 ada 3 parsel sayılı, 100.190,93 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı nedeniyle ..., ... ve ... adına veraseten iştirak şeklinde tespit edilmiştir. Davacı ..., yasal süresi içerisinde çekişmeli taşınmazın bir bölümünün kendisine ait olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, hükme dayanak yapılan fen bilirkişisi raporunda (B) harfi ile gösterilen 8.000 metrekarelik kısmın davacı ... adına, kalan kısımların ayrı parseller olarak davalılar ..., ... ve ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli 131 ada 3 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi krokisinde (B) harfi ile gösterilen 8.000 metrekarelik bölümün davacının kullanımında olduğu ve davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Davacı, zilyetliğe dayanarak dava açmış, kayıt ve belgeye dayanmamıştır. 131 ada 3 parselin tespiti ise tapu kaydına dayanılarak yapılmış olup Toprak Tevzi Komisyonunca oluşan tapu kaydının uygulanması gerekir. Tapuda kayıtlı taşınmazların istisnalar dışında zilyetlikle iktisabı mümkün bulunmamaktadır. Ancak, mahkemece davalı dayanağı tapu kaydı yöntemince uygulanarak kapsamı belirlenmemiştir. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için çekişmeli parselin tespitine dayanak tapu kaydı ve Toprak Tevzi Komisyonu belirtmelik tutanağı ve haritaları ilgili yerlerden getirtilerek mahallinde yeniden keşif yapılarak, keşif sırasında tapu kayıtları okunup, tapu kayıtlarının sınırları mahalli bilirkişilere zeminde tek tek göstertilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, tapu kayıtlarının taşınmazı kapsayıp kapsamadığı kesin olarak belirlenmeli, ondan sonra tarafların iddia ve savunmaları taşınmaz başında dinlenerek davacının iddia ettiği, davalının kabul ettiği taşınmaz bölümleri taraflarca gösterilmeli ve fen bilirkişisine not ettirilmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak delillere göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz, davalıların temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 30.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.