Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/2418 Esas 2012/3821 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2418
Karar No: 2012/3821
Karar Tarihi: 26.04.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/2418 Esas 2012/3821 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2012/2418 E.  ,  2012/3821 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında 112 ada 9 parsel sayılı 2761,35 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kaldığı, 1936 yılı umumi tahririnde Hazine adına kayıtlı bulunduğu ve Hazine"ye ait yerlerden olduğu iddiası ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece çekişmeli taşınmazın tarım arazisi niteliğinde bulunduğu ve davalı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kalmadığı mahkemece toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiş olup, davacı Hazine’nin bu yöne ilişkin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, kadastro tespitine herhangi bir kayıt ve belge esas alınmayan taşınmazın, tarım arazisi niteliğinde bulunduğu ve davalı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; sınırında bulunan dereden sonra gelen aynı ada 63 parsel sayılı taşınmaz ile çekişmeli taşınmazın kuzeyindeki 112 ada 8, 10, 11 ve 12 sayılı parseller de aynı nedenle dava konusu oldukları ve 112 ada 15 ve 167 ada 81 sayılı mera parseline komşu bulundukları halde taşınmazın meradan açılıp açılmadığı konusunda yeterli araştırma yapılmamış olduğu gibi, sınırındaki dere ile arasında kot farkı bulunup bulunmadığı, taşınmazın dereden kazanılıp kazanılmadığı hususunda da jeolog bilirkişiden ayrıntılı rapor alınmamış, yine komşu parsellerden biri hakkında verilecek hükmün diğerlerini de etkileyeceği göz önüne alınarak komşu parsellerle ilgili davaların birleştirilmesi gerekip gerekmediği değerlendirilmemiştir. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için taşınmazın bulunduğu yerde varsa mera tahsis kararı, ekleri ve haritaları ile çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin onaylı tutanak suretleriyle dayanağı olan belgeler getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları, tüm tespit bilirkişileri, 3 kişilik ziraat mühendisinden oluşan bilirkişi kurulu ve jeolog bilirkişi katılımıyla, yeniden keşif yapılmalı, varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, mera tahsisi yapılmamış ise davaya konu taşınmazın, komşu ve aynı nedenle davalı bulunan komşu parsellerin ve 167 ada 81 ile 112 ada 15 sayılı mera parsellerinin öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı araştırılmalı, mahkemenin taşınmazın niteliği ve mera parseline göre konumu hakkındaki ayrıntılı gözlemi tutanağa geçirilmeli, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın öncesinin mera veya dere yatağı olup olmadığı, imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise, ihyanın hangi tarihte başlayıp, ne zaman bitirildiği, zaman içinde sınırlarında genişleme olup olmadığı, mera parselleri ile komşu parseller ve çekişmeli taşınmaz arasında ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanların tutanaktaki beyanlara aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek beyanlar arasındaki çelişkiler, gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın tarımsal niteliğini bildiren, komşu parsellerle karşılaştırmalı, davaya konu taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönler itibarı ile komşu parsellerden nasıl ayrıldığını açıklayan nitelikte, çekişmeli taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı ve çekişmeli taşınmaz ile komşu parsellerin konumlarını yan kesit krokisi ile gösterip açıklayan rapor ve harita düzenlettirilmeli, jeolog bilirkişiden çekişmeli taşınmaz ile sınırındaki dere arasındaki kot farkını ve taşınmazın dereden kazanılıp kazanılmadığını belirten rapor alınmalı, çevredeki parsellerden aynı nedenle davalı bulunan parsellerden biri hakkında verilecek hükmün diğerlerini de etkileyeceği göz önüne alınarak aynı nitelikteki davaların birleştirilmesine gerek olup olmadığı üzerinde durulmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davacı Hazine’nin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 26.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara