Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/4158 Esas 2022/8858 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalıdan aldığı gayrimenkulün birçok bölümünde Fen inşaat ve sanat kurallarına aykırılık nedeniyle eksiklikler ve ayıplı işler bulunduğunu, projeye aykırı inşa edildiğini ileri sürerek tazminat talep etmiştir. Mahkeme, önce kabul ettiği davayı daha sonra bozmaya karar vermiş, yeniden yapılan yargılama sonucunda davalıya tazminat ödenmesine karar verilmiştir. Ancak davalı tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay, mahkemenin kararını bozmuştur çünkü ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı değerlendirmesi hatalıdır. Diğer temyiz itirazlarının incelenmesi şimdilik gerekli görülmemiştir. Sonuç olarak, hüküm bozulmuştur ve peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde iadesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, Tüketici Koruma Kanunu ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ilgili madde ve geçici hükümleri dikkate alınmıştır.

MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tüketiciyi koruma kanunundan kaynaklanan davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, davalıdan 09.02.2010 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi ile konut satın aldığını, konutun birçok bölümünde ve sitenin ortak alanlarında Fen inşaat ve sanat kurallarına aykırılık nedeniyle birçok eksikliğin ve ayıplı işler bulunduğunun, taşınmazın projeye aykırı inşa edilmesi nedeniyle iskan ruhsatı alınmadığını, ayıp ve eksikler nedeniyle taşınmasızın değerinin düştüğünü ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL tazminatın teslim tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faizle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslahla talebini 28.000 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar (kapatılan) 13 Hukuk Dairesinin 18.12.2019 tarih ve 2016/2352 Esas 2019/12779 Karar sayılı ilamı ile bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Hükmüne uyulan bozma ilamında davacının ileri sürdüğü hususların açık ayıp veya gizli ayıp olduğu belirlenerek ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı değerlendirilmek suretiyle hüküm kurulması gerektiği belirtilmiştir. Taşınmaz davacı tarafa 23.10.2010 tarihli teslim tutanağı ile teslim edilmiş, 2011/20491 yevmiye nolu ihtarname davalıya 18.10.2011 tarihinde gönderilmiş ve 21.10.2011 tarihinde tebliğ edilmiştir. Mahkemece ihtarname tebliğ tarihinin 21.10.2010 olduğunun kabülu ile hatalı ve yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı, gerektirir.
2- Bozma nedenine göre davalının diğer itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bent gereğince diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 23/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.