Esas No: 2012/1700
Karar No: 2012/3404
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/1700 Esas 2012/3404 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yerel mahkemeden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 04/06/2010 gün ve 2010/2303- 2010/7787 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir. Süresi içinde katılan ... ve bir kısım davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dosyanın incelenmesinde katılan ... vekili Av. Gazi Koluman ve ... tarafından verilen 15/05/2006 tarihli temyiz dilekçesi ile davalı ... ’nun 590, ... ’ın 604, İbrahim Koluman’ın 613, ... ’nun 616 ve ... ’nun 645 parsellere yönelik temyiz itirazlarının da bulunduğu; Av. ... ve ... ’ın adı geçen kişilerin de vekili olduğu; Dairemizin 2010/ 2303 Esas- 2010/7787 karar sayılı kararının temyiz edenler bölümünde bu kişilerin temyizine yer verildiği; ancak sehven 590, 604, 613, 616 ve 645 parsellerle ilgili temyizin bulunmadığının yazıldığı; oysa bu parseller ile ilgili olarak evvelce temyiz incelemesinin yapıldığı görülmekle karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairenin 2010/2303 Esas- 2010/7787 karar sayılı kararı aşağıdaki şekilde düzeltilmiştir:
"Çekişmeli taşınmazlardan 114 ada 593, 594, 600 ve 655 sayılı parsellerle ilgili olarak kurulan hükümler temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Diğer parsellerle ilgili temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece çekişmeli taşınmazlardan 114 ada 588, 590, 592, 602, 604, 605, 609, 610, 611, 612, 613, 614, 616, 617, 645, 649, 650, 652, 653, 656, 657, 659, 660, 1022, 1137, 1138, 1139, 1172, 1178, 1179, 1180, 1189 ve 1198 parsellerin tamamı ile 114 ada 1140 sayılı parselin bilirkişi krokisinde (B) harfi ile gösterilen 22669.97 m2’lik bölümünün orman sayılan; 114 ada 1140 sayılı parselin bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 6786.70 m2’lik bölümünün ise orman sayılmayan yerlerden oldukları kabul edilerek hüküm kurulmuşsa da yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Birbirine bitişik durumda olan çekişmeli yerlerin bilirkişiler tarafından üzerinde bulunduğu belirtilen bulgular ile dosyaya ibraz edilen ve keşif sırasında hâkim gözetiminde çekildiği anlaşılan fotoğraflar arasında benzerlik ve uyum bulunmamaktadır. Örneğin; bir kısım parseller üzerinde büyük kaya kütleleri ve aşısız kestanelikler bulunduğundan söz edilmesine rağmen resimlerde böyle bir durum görülmemektedir. Yine bazı parseller üzerinde blok kaya kütlelerinin varlığı belirtilmişse de resimler bu tespiti doğrulamadığı gibi bu taşınmazlar birbirine tam sınır olmadıkları halde, resimlerde arazi şekli itibarıyla birbirine sınır görünmektedirler. Yine bazı parsellerin sürülü olup üzerinde fıstık ağaçları bulunduğu belirtildiği halde, bu yerlerin sürülmemiş bir halde olduğu, üzerinde de herhangi bir ağacın bulunmadığı; bilirkişi tarafından bu yerler üzerinde tespit edilen bulgular ile resimler arasında hiçbir benzerlik olmadığı gözlenmektedir.
Çekişmeli 114 ada 1140 sayılı parsele ait resim ise dosya arasında bulunamamıştır.
Bu durum ciddi bir araştırma yapılmadığının kanıtıdır. Resimlerde parsellerin dış sınırları da işaretlenmediğinden parsel sınırlarının nerede başlayıp, nerede bittiği de anlaşılamamaktadır.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yöreye ait en eski tarihli hava fotoğrafları örneğinin
( 1/ 5000, 1/ 10000 ve 1/ 25000 ölçekli olarak ayrı ayrı) ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine bilgisayar ortamında (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecek biçimde bir rapor düzenlenmediğinden yapılan uygulama da tam olarak denetlenememektedir.
Açıklanan olgular karşısında hükme esas alınan bilirkişi raporlarının yeterli ve kanı uyandırıcı olmadıkları anlaşılmaktadır.
Mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazların dört yönden renkli fotoğrafları çektirilmeli, resimler üzerinde parsellerin dış sınırları ile yönleri gösterilmeli, hakim tarafından onaylanarak dosyaya eklenmeli; orman kadastrosu kesinleşmediğine göre, fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazların konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.".
SONUÇ: Davacı ... ile davalılar ... , ... , ... , ... , ... , ... , ... mirasçıları, ... ve ... , ... mirasçıları, ... - ... - ... - ... ve ... , ... , ... ...
... ey, ... , ... oğlu ... , ... , ... , ... dar- ... - ... , ... , ..., ... , ... , ... , ... , ... , ... , ... , ... , ... , ... , ..., ... , ... , ... oğlu ... ... , ... , ... oğlu ... ve ... ’nun temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine 08/03/2012 günü oybirliği ile karar verildi.