Esas No: 2012/2739
Karar No: 2012/3504
Karar Tarihi: 16.04.2012
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/2739 Esas 2012/3504 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 104 ada 7 parsel sayılı 34,85 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine temsilcisi tarafından davalı ... aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan men"i müdahale davası, davaya konu olan parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Yargılama sırasında Darsu Köyü Tüzel Kişiliği mahkemece re"sen davaya katılmıştır. Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tespitinin iptali ile davalı Darsu Köyü Tüzel Kişiliği adına tapuya kayıt ve tesciline, çekişmeli taşınmaz ile kamulaştırılan yol üzerinde davalı ... tarafından yaptırılan ve fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen taşınmazın yola olan müdahalesinin men"ine karar verilmiş; hüküm, davacı temsilcisi ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece 104 ada 7 parsel sayılı taşınmazın, aktarılan davanın konusu olduğu ve bu taşınmaz üzerinde Darsu Köyü Tüzel Kişiliği lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek sureti ile hüküm kurulmuştur. Ne var ki, söz konusu taşınmaz, davalı olduğu gözetilmeksizin malik hanesi dolu olarak davalı ... adına tespit edilmiş ve tespit kesinleştirilmiştir. Mahkemece, daha sonra davalı hale getirilen taşınmazın kadastro tespit tutanak aslı dosya içerisine alınmış ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda aktarılan davanın kapsamı gösterilmediği gibi, tescil davasına konu yere ait kroki kadastro paftası ile çakıştırılmamış; davalı ... tarafından açılan ve Hazine"nin de taraf olduğu ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 1999/46-2002/50 Esas ve Karar sayılı tescil davasının reddedilerek sonuçlanmış olmasına ve bu karar ile Hazine lehine kazanılmış hak oluşmasına rağmen, tescili istenen yer dışında kalan bölümler belirlenerek bu bölümler yönünden kesinleşmiş bir hüküm bulunmadığı dikkate alınmak suretiyle zilyetlik araştırması yapılmamış; keşifte dinlenilen yerel bilirkişilerin beyanları ile yetinilerek karar verilmiştir. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ile yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında yukarıda sözü edilen Asliye Hukuk Mahkemesi ilamının haritası, kadastro paftası ile çakıştırılarak zemine uygulanmalı, kapsamı belirlenmeli, yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından ilamın krokisi dışında kalan bölümlerin kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı; taşınmaz kullanılmıyor ise ne zamandır, ne sebeple kullanılmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellerin tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, dinlenen bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki olduğunda yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı, alınacak beyanlara göre tespite aykırı sonuca ulaşılması halinde, tespit bilirkişileri arazi başında tanık sıfatıyla ve gerekirse yüzleştirme yapılmak suretiyle dinlenilmeli, teknik bilirkişiye keşfi takibe imkan veren, ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 1999/46-2002/50 Esas ve Karar sayılı tescil davasında düzenlenen kroki ile kadastro haritasını çakıştırmalı biçimde gösteren ve ilamla Hazine lehine kazanılmış hak oluşan bölümün belirtildiği ayrıntılı rapor alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek davalı ... ya da Darsu Köyü Tüzel Kişiliği lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, açıklanan biçimde araştırma ve inceleme yapılmaksızın yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup, davacı Hazine temsilcisi ile davalı ..."ın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 16.04.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.