Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2011/2847 Esas 2012/3310 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/2847
Karar No: 2012/3310
Karar Tarihi: 09.04.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2011/2847 Esas 2012/3310 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2011/2847 E.  ,  2012/3310 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında Çukurayva Köyü çalışma alanında bulunan 123 ada 1 parsel sayılı 2.149.563,52 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz mera vasfı ile orta malı olarak sınırlandırılmıştır. Davacılar, ..., ..., ... ve ... vergi kaydına dayanarak, ... tapu kaydına dayanarak, ..., ... ve ... ise kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak yasal süresi içinde kendilerine ait olan ve öteden beri kullandıkları taşınmazların mera parseli içerisinde kaldığı iddiası ile dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne fen bilirkişisinin raporunda (O) harfi ile gösterilen 7.522,86 metrekarelik yerin davacı ... adına, (P) harfi Ile gösterilen 5.597,50 metrekarelik yerin ayrı bir parsel numarası ile davacı ... adına, (N) harfi ile gösterilen 7.819,40 metrekarelik yerin ayrı bir parsel numarası ile davacı ... adına, (M) harfi ile gösterilen 7.819,40 metrekare yerin ayrı bir parsel numarası ile davacı ... adına, (L) harfi ile gösterilen 11.224,50 metrekare yerin ayrı bir parsel numarası ile davacı ... adına, (A) harfi ile gösterilen 1.621 metrekarelik yerin ayrı bir parsel numarası ile davacı ... adına, (B) harfi ile gösterilen 1.000 metrekarelik yerin ayrı bir parsel numarası ile davacı ... adına, (R) harfi ile gösterilen 13.073,04 metrekarelik yerin ayrı bir parsel numarası ve 1/2’şer hisse ile davacılar ... ve ... adına, (F) harfi ile gösterilen 11.458,96 metrekare yerin ayrı bir parsel numarası ile davacı ... adına, (D) harfi ile gösterilen 12.625,50 metrekarelik yerin ayrı bir parsel numarası ile davacı ... adına, (G) harfi ile gösterilen 7.779 metrekarelik yerin ayrı bir parsel numarası ile davacı ... adına tesciline; 123 ada 1 parselin geri kalan kısmının tespit gibi mera olarak sınırlandırılarak özel siciline tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece zilyetleri adına tescile karar verilen bölümlerin mera olmadığı, bu bölümler üzerine zilyetleri yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de; davacılardan ... Hazinenin temliki ile oluşan 17/01/1964 tarih 4 sıra nolu tapu kaydına, davacılardan ..., ..., ... ve ... ise vergi kayıtlarına, diğer davacılar ..., ... ve ... ise kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğin dayanmış oldukları halde; Mahkemece dayanılan tapu ve vergi kayıtlarının usulüne uygun şekilde mahalline uygulanmamış olması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için, öncelikle ..."ın dayandığı tapu kaydının kadastro çalışmaları sırasında revizyon görüp görmediği sorulup saptanarak, varsa revizyon gördüğü taşınmaz veya taşınmazlara ait kadastro tespit tutanak örnekleri ile dava konusu taşınmazı da birlikte gösterir krokisi getirtilmeli; dava konusu taşınmazı ve revizyon gördüğü tüm taşınmazları da tümden çevreleyen, özellikle komşu Çaybük ve Camışlı Köyü kadastro çalışma alanı ile dava konusu taşınmazın da bulunduğu Çukurayva Köyü çalışma alanı içerisindeki tüm taşınmazların ada ve parsel numaraları belirlenerek, bu taşınmazların kadastro tutanak örnekleri, varsa kadastro tespitine esas olan dayanak kayıtları getirtilip dosya tamamlandıktan sonra, daha önce dinlenmeyen taraf tanıkları, tespit bilirkişileri, fen bilirkişisi ve üç kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu hazır olduğu halde mahallinde yeniden keşif yapılmalı; keşif sırasında dayanılan tapu kayıtları tesislerinden itibaren tüm tedavüllerinde yer alan sınırlar ve dayanakları olan tüm belgeler okunarak kayıtlarda yazılı sınırlar yerel bilirkişilerce zeminde tek tek göstertilmeli; kayıtlarda yazılı olup yerel bilirkişilerce gösterilemeyen sınırların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı; zilyetleri adına tescile karar verilen bölümlerin kayıt kapsamları içinde kalıp kalmadığı belirlenmeli; davacı tarafın dayandığı kayıtların dava konusu taşınmaza uymadığının ya da taşınmazı kapsamadığının belirlenmesi halinde bu bölümlerin mera olup olmadığı ve sınırlarında bulunan taşınmazın geri kalan kısımları ile bu taşınmaz bölümleri arasında ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı duraksamasız belirlenmeli; bu bölümlerin mera olmadığı sonucuna varıldığı takdirde 3402 sayılı Yasa"nın 14. maddesinde yer alan miktar sınırlaması ile ilgili araştırma yapılmalı; fen bilirkişisinden uygulamayı gösterir ayrıntılı rapor alınmalı; ziraatçı bilirkişilerden de taşınmazın niteliğini geriye kalan bölümlerle karşılaştırmalı biçimde gösteren rapor alınmalı; bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu hususlar gözardı edilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine"nin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 09.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara