Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2011/1556 Esas 2012/3303 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/1556
Karar No: 2012/3303
Karar Tarihi: 09.04.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2011/1556 Esas 2012/3303 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2011/1556 E.  ,  2012/3303 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle "taşınmazların tarafların ortak miras bırakanından intikal ettiği ve 21.12.1981 tarihli satış senetlerinin kapsamında kaldığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı belirtilerek; senetlerde imzası bulunan tanıklardan ... ve ..."ın Asliye Ceza Mahkemesinde yalan tanıklık suçundan yargılanmakta olması nedeniyle ceza davasının sonucunun beklenmesi ve ayrıca mahallinde yeniden keşif yapılarak diğer senet tanıkların da dinlenilmek suretiyle taşınmazların senet ile kime satıldığının, satış bedelinin davacı ve davalı tarafından birlikte ödenip ödenmediğinin tespiti" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine, ... İlçesi Ağaçhisar Köyü çalışma alanında bulunan 102 ada 134; 108 ada 150, 155, 156 ve 172 parsel sayılı çekişmeli taşınmazların tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, çekişmeli parsellerin senetle davalı ..."e satıldığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bozma kararına uyulmakla taraflar yararına kazanılmış hak, mahkeme için ise bozma kararına uygun şekilde araştırma ve uygulama yapmak zorunluluğu doğar. Dosyada mevcut 21.12.1981 tarihli senetlerin birinde alıcı olarak davalı ..."in, diğerinde ise ..."in olduğu, keşifte dinlenilen mahalli bilirkişiler ve tanıklar 1994 tarihine kadar tarafların iki parça halinde taşınmazları kullandıklarını beyan ettikleri, bir tanığın 1983"den bu yana davalı kullanımını haber verdiği, taşınmazlardan 108 ada 150, 155, 156 ve 172 parsellerin birarada 102 ada 34 parselin ise bu taşınmazlara uzak olduğu dikkate alındığında bozma kararı gereklerinin tam olarak yerine getirildiğinden söz edilemez. Hal böyle olunca, doğru sonuca varılabilmesi için, hükmüne uyulan bozma ilamı çerçevesinde yeniden keşif yapılarak tarafların dayandıkları senetler mahallinde mevki ve sınırları okunmak suretiyle mahalli bilirkişi ve tanıklara sorulmalı, hangi tarafın senedinin hangi taşınmaz veya taşınmazları ne şekilde kapsadığı, taşınmazların muris tarafından kime satıldığı, satış bedelinin kim tarafından ödendiği, bir başka deyişle senette alıcı olarak ismi yazılı taraflarca birlikte mi satın alındığı hususu duraksamasız belirlenmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek, yetersiz inceleme sonucu ve beyanlar arasındaki çelişkiler giderilmeden, hüküm kurulması isabetsiz olup, davacının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 09.04.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara