MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.07.2000 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 19.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

_K A R A R_
Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusuz kaldığından hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacının dayandığı 28.12.1984 tarihli tapu tahsis belgesi ile tapuda Hazine adına kayıtlı 868 parsel sayılı taşınmazda davacı ve dava dışı ... adına müştereken 368m2 yer tahsis edildiği, davacının gecekondusunun üzerinde bulunduğu yerin 10739 ada 5 parsel sayılı bağımsız imar parseli haline geldiği ve Hazine adına tescil edildiği görülmektedir. Davacı ile birlikte kendisine yerin tahsis edilen ...’in de aynı tahsis belgesine dayanarak açmış olduğu dava sonucunda aynı parseldeki Hazine payından 20/108 payın adına tescil edildiği, kararın temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece davacının üzerinde gecekondusun bulunduğu 10739 ada 5 parsel sayılı Hazine adına kayıtlı parselden aynı yöntemle ve aynı miktarda pay tesciline karar vermek gerekir..
Davalı Hazineye ait 10739 ada 5 parsel sayılı taşınmazdan pay tesciline karar verilmesine bir engel bulunmadığı halde davacının gecekondusunun bulunmadığı 7 parsel sayılı taşınmazın tahsis edilmesinden dolayı "davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine 21.03.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.