Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/3185 Esas 2012/4100 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/3185
Karar No: 2012/4100
Karar Tarihi: 20.03.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/3185 Esas 2012/4100 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, bir taşınmazda yapılan haksız elatmanın kalması ve ecrimisil tahsili istemlerine ilişkin davanın açıldığı ve davacının iyiniyet iddiasında bulunarak temliken tescil talep ettiği ancak yapıların tapu kaydının tesisinden sonra yapıldığı anlaşıldığından, davalının temliken tescil isteminde bulunamayacağına karar verdi. Ancak, yerinde yeniden keşif yapılarak bir duraksama yaratmayacak şekilde yapıların davalıya ait olup olmadığı saptanması gerektiği belirtilerek, karar açıklanan bu sebeple bozuldu. Türk Medeni Kanunu'nun 725. maddesi, iyiniyet hâlinde edinilen taşınmazın korunmasına ilişkin hükmü içermektedir. Ayrıca, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararları'nda düzenlenen iyiniyetin ispatı, taşılan arazi malikinin devir borcunun bir eşyaya bağlı bir borç olduğu ve inşaat malikinin iyiniyetli olması gerektiği konularına da değinilmiştir.
(Kapatılan)14. Hukuk Dairesi         2012/3185 E.  ,  2012/4100 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi, kal, ecrimisil, birleşen davada ise tapu iptali, tescil veya irtifak hakkı kurulması davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 22.12.2011 gün ve 2011/14216 - 15920 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı-davacı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, çaplı taşınmaza haksız elatmanın kal suretiyle giderilmesi ve ecrimisil tahsili istemleriyle açılmıştır.
    Davalı, iyiniyetli malzeme maliki olduğunu, açılan davanın reddini savunmuş, birleşen davasında ise Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayanarak temliken tescil isteminde bulunmuştur.
    Mahkemece, asıl dava kabul edilerek bilirkişi krokisinde (A), (E), (B), (C) ve (D) harfleriyle gösterilen taşınmaz bölümlerine davalının haksız elatmasının kal suretiyle kaldırılmasına, ecrimisil isteminin ise reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı ve birleşen davanın davacısı temyiz etmiş, karar Dairemizin 22.12.2011 tarihli ilamıyla onanmıştır.
    Davalı ve birleşen davanın davacısı karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Gerçekten, bilirkişi krokisinde (A), (E), (B), (C) ve (D) harfleriyle gösterilen yapılar ... inşaattır. ... inşaat, ... yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı ... yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arazi malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan inşaat maliki hakkını taşılan arazinin her malikine karşı
    kullanabilir. Yeni malikler de Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde belirtilen haklardan yararlanabilecekleri gibi borçlardan da sorumlu olur.
    Bu inşaatı kendi malzemesi ile yapan kişinin iyiniyetli olması, diğer bir anlatımla zeminin kendisine ait olduğu, ya da 5.7.1944 tarihli ve 12/26 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği gibi mülkiyetin ileride kendisine geçirileceği inancıyla hareket etmesi gereklidir.
    14.2.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, iyiniyetin ispatı ... yapı malikine ait ise de iyiniyet iddia ve savunması def"i olmayıp itiraz niteliği taşıdığından ve kamu düzeni ile ilgili bulunduğundan mahkemece kendiliğinden göz önünde tutulmalıdır.
    Dosya kapsamı ile yapıların taşınmazın tapu kaydı tesisinden sonra başka bir deyişle 14 sayılı parselin çapa bağlanmasından sonra yapıldığı anlaşıldığından, iyiniyet iddiasında bulunamayacak durumda olan davalı ve birleşen davanın davacısı Türk Medeni Kanununun 725. maddesinden yararlanarak temliken tescil talep edemez.
    Yapılan bu saptamalara göre davalı ve birleşen davanın davacısının diğer karar düzeltme istekleri yerinde değildir. Ancak;
    Davalı ve birleşen davanın davacısının temliken tescil istemine konu yaptığı taşınmaz bölümleri bilirkişi krokisinde (C) ve (D) harfleriyle gösterilen yerlerdir. İnşaatçı bilirkişi 22.01.2009 tarihli raporunda, bu durumu irdelemiş (A), (E) ve (B) harfli yerlerle ilgili bir irdeleme yapmamıştır. Kısaca, krokide (A), (E) ve (B) harfli yapıların davalı ve birleşen davanın davacısına ait olup olmadığı hususunda duraksama vardır.
    Yapılması gereken iş, yerinde yeniden keşif yapılarak bu yerler üzerindeki yapıların davalıya ait olup olmadığını duraksama yaratmayacak şekilde saptamak, davalıya ait yapılar değilse bunlarla ilgili davayı reddetmek, aksinin saptanması halinde davayı şimdiki gibi kabul etmek olmalıdır.
    Davalı ve birleşen davanın davacısının bu yönü amaçlayan karar düzeltme istemi yerinde olduğundan, karar açıklanan bu sebeple bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ve karşı davacının karar düzeltme isteminin kabulü ile, Dairemizin onamaya ilişkin 22.12.2011 tarihli ve 2011/14216-15920 sayılı kararının KALDIRILMASINA, hükmün belirtilen nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 20.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara