Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2011/4877 Esas 2012/2803 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/4877
Karar No: 2012/2803
Karar Tarihi: 26.03.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2011/4877 Esas 2012/2803 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2011/4877 E.  ,  2012/2803 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO

    Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kdastro sırasında temyize konu 1436 ve 2067 parsel sayılı sırasıyla 62 hektar 7.000 m2 ve 9 hektar 8263 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydına dayanılarak Hazine adına tespit edilmiş, 1438 parsel sayılı 66 hektar 9950 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise mera olarak sınırlandırılmıştır. 7. Hudut Tabur Komutanlığının itirazı üzerine Kadastro Komisyonunca, 1436 ve 2067 parsellere yönelik itirazın reddiyle tespit gibi tescillerine, 1438 parsel sayılı taşınmazın ifraz krokisinde (B) harfiyle gösterilen 317.187 m2 yüzölçümündeki bölümünün askeri kışla vasfıyla ... adına tesciline, geriye kalan 352.263 metrekare yüzölçümündeki bölümünün ise tespit gibi sınırlandırılmasına karar verilmiştir. Davacı Köy Tüzel Kişiliği, taşınmazların köye ait mera olduğu iddiasına dayanarak ve köy adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda 1438 parsel sayılı taşınmaz yönünden mahkemenin görevsizliğine, 1436 ve 2067 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın reddine ve çekişmeli taşınmazların tespit gibi tesciline, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1) Temyize konu çekişmeli 1438 parsel sayılı taşınmaz, kadastro sırasında mera vasfıyla sınırlandırılmış, vaki itiraz üzerine 28.04.2000 tarihli komisyon kararıyla itirazın kabulüne, (B) harfiyle gösterilen 317.187 m2 yüzölçümündeki kısmın askeri kışla vasfıyla Hazine adına tesciline, geriye kalan bölümünün ise tespit gibi sınırlandırılmasına karar verilmiştir. Davacı Köy Tüzel Kişiliği, 1438 parsel sayılı taşınmazın Hazine ile hiç bir ilgisi bulunmadığını belirterek köy merası vasfıyla "köyleri adına tapuya tesciline karar verilmesi" talebinde bulunmuştur. Bu talep, meraların kullanım hakkının belirlenmesine yönelik bir talep olmayıp, taşınmazın aynına ilişkin bir taleptir. Bu nedenle, davacı vekilinin sonraki açıklamalarına dayanılarak görevsizlik kararı verilmesinde isabet bulunmamaktadır. Hal böyle olunca mahkemece işin esasına girilerek iddia ve savunmalar doğrultusunda inceleme, araştırma ve değerlendirme yapılarak çekişmeli 1438 parsel sayılı taşınmazın tüm bölümleri hakkında sicil oluşturulmalıdır. Davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, kabulü ile 1438 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükmün BOZULMASINA,
    2- Davacı tarafın, temyize konu 1436 ve 2067 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyizine gelince; mahkemece çekişmeli taşınmazların davalı Hazinenin dayandığı tapu kaydı kapsamında kaldığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece davalı Hazinenin dayanağını oluşturan tapu kaydının kapsamı ve yüzölçümü duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmemiş, çekişmeli taşınmazlara komşu tüm taşınmazların tutanak ve dayanakları getirtilerek bilirkişi ve tanık sözleri bu kayıtlarla denetlenmemiş, taşınmazların niteliği ile ilgili olarak 3 kişilik uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamıştır. Eksik inceleme ve araştırmaya dayanılarak karar verilemez. O halde, sağlıklı sonuca varılabilmesi için; çekişmeli taşınmazlara komşu tüm parsellerin onaylı tutanak suretleriyle dayanağı olan belgeler getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yerel bilirkişiler, uzman bilirkişiler ve taraf tanıkları hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalıdır. Taşınmazların başında yapılacak keşifte, davalı Hazinenin dayanağı tapu kaydının sınırları tek tek okunarak yerel bilirkişilere sorulmalı, bilirkişilerce gösterilemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, teknik bilirkişiden yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdikleri sınırları haritasında göstermesi istenmeli, dayanak kaydın kapsamı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli, dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan davaya konu edilen taşınmazların niteliği, intikali ve tasarrufu hususunda maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanlar arasında doğabilecek çelişkiler usulen giderilmelidir. Keşfe katılacak uzman fen bilirkişisinden keşfi izlemeye, bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye olanak verir ve dayanak kaydın kapsamını belirtir rapor ve harita alınmalı, 3 kişilik uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan, taşınmazların öncesi, toprak yapısı, bitki örtüsü, kullanım şekli ve niteliği hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; davalı Hazinenin dayandığı tapu kaydı kapsam tayin edilirken kaydın gayrisabit sınırlı olup miktarı ile geçerli bulunduğu hususu göz önünde bulundurulmalıdır. Bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, açıklanan şekilde bir inceleme ve araştırma yapılmaksızın yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 26.03.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.








    Hemen Ara