Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/1970 Esas 2012/2675 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/1970
Karar No: 2012/2675
Karar Tarihi: 22.03.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/1970 Esas 2012/2675 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2012/1970 E.  ,  2012/2675 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO

    Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında 156 ada 242 ve 243 parsel sayılı 7779,55 ve 12408,24 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar ... ve ... adlarına tespit edilmiştir. Davacı ..., tapu kaydına ve miras yolu ile gelen hakka dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli parsellerin davalılar adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece davacının dayanağı olan tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmaza uyduğu, ancak davalı taraf yararına 3402 sayılı Yasa"nın 13/B-c maddesindeki koşulların gerçekleştiği gerekçesi ile hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hükme yeterli bulunmamaktadır. Taşınmazların kadastro tespiti zilyetliğe dayalı ise de yargılama aşamasında davalı taraf 24.01.1941 tarih 445 numaralı iskanen oluşan tapu kaydına da dayanmıştır. Taraflara ait tapu kayıtlarının mevkii ve hudutları aynı, miktarları ise farklıdır. Mahkemece davacı dayanağı tapu kaydı ihdasından itibaren tüm tedavülleri ile birlikte getirtilmemiş, tarafların dayanağı olan tapu kayıtları mahalline usulünce uygulanmamış, davacının dayanağı olan tapu kaydının hukuki kıymetini kaybedip kaybetmediği, zilyet olan kişiler yararına 3402 sayılı Kanun"un 13/B-c maddesinde öngörülen şartların oluşup oluşmadığı yöntemine göre araştırılmamıştır. Eksik ve yetersiz soruşturmaya dayanılarak karar verilemez. Hal böyle olunca, doğru sonuca varılabilmesi için; öncelikle davacının dayanağını oluşturan tapu kayıtlarının ihdasından itibaren tüm tedavülleri ve varsa haritaları, ayrıca davacının dayandığı, tapu kayıt maliklerinin ölüm tarihlerini gösterir nüfus kayıtları getirtilip, dosya tamamlandıktan sonra mahallinde yerel bilirkişi ve taraf tanıkları ile tespit bilirkişileri hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında dayanılan tapu kayıtları okunup bu kayıtlardaki hudutların neresi olduğu sorularak yerel bilirkişilerce göstertilmeli ve teknik bilirkişiye bu hudutlar krokide işaret ettirilmelidir. Kayıtlarda yazılı olup yerel bilirkişiler tarafından gösterilemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı ve bu suretle dayanılan tapu kayıtlarının kapsamı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmelidir. Arazi başında dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf
    tanıklarından taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı etraflıca sorulmalı, bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, taşınmazların davacı tarafın dayanağı tapu kaydının kapsamında kalması halinde davalı taraf yararına 3402 sayılı Yasa"nın 13/B-c maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği üzerinde durulmalı, bilirkişi ve tanık sözlerinin gerçeğe uygunluğu komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, beraberde götürülecek teknik bilirkişiye uygulanan tapu kayıtlarının kapsamını belirtir ve keşfi takibe imkan verir kroki ve rapor düzenlettirilmeli, yargılama sırasında toplanan delillerin tutanakların edinme sebebi sütunundaki beyanlara aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatı ile dinlenilip aykırılığın giderilmesine çalışılmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 22.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara