Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/13161 Esas 2010/2496 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/13161
Karar No: 2010/2496

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/13161 Esas 2010/2496 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacılar önalım davasına konu payın bulunduğu parselin paydaşı olduklarını, diğer paydaşın payını yarı yarıya davalılara sattığını ve tapudaki satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini iddia ederek payın iptali ve tescili istemişlerdir. Mahkeme, fiili taksimin varlığı kabulü ile davanın reddine karar vermiştir. Ancak mahkemece, davalıların savunmalarını ispat etmek zorunda oldukları, toplanan mevcut delillerin hüküm vermeye yeterli olmadığı ve eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
Kanun maddeleri: Önalım hakkı (6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 573-583. maddeleri), tescil (Tapu Sicil Tüzüğü'nün 24/1. maddesi)
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2009/13161 E.  ,  2010/2496 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, önalım hakkına konu payın iptali ile davacılar adına tescili istemlerine ilişkindir. Mahkemece fiili taksimi varlığının kabulü ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacılar, önalım davasına konu payın bulunduğu ... Ada ... no"lu parselin paydaşı olduklarını, diğer paydaş ...’in 603/2904 payını 18.12.2008 tarihinde 3.000.000 TL bedel ile yarı yarıya davalılara sattıklarını, tapudaki satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini, gerçek satış bedeli 1.000.000 TL ve isabet edecek masraflar toplamı üzerinden davalılar adına olan payın iptali ile adlarına eşit olarak tapuya tescillerine karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar tapudaki bedelin gerçek bedel olduğunu, taşınmazda paydaşlarca gerçekleştirilen eylemli paylaşımın söz konusu olması nedeniyle de kötü niyetle açılmış davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır. Mahkemece, fiil taksimin varlığı kabulü ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Davalılar, fiili taksim varlığını savunduklarına göre, bu savunmalarını ispat etmek zorundadırlar. Mahkemece, sadece mahallinde yapılan keşif neticesinde düzenlenen bilirkişi raporuna dayanılarak fiili taksimin varlığı kabul edilmiştir. Ancak mahkemece, davalılar vekilinin 16.6.2008 tarihli tanık listesindeki tanıkları bu savunmaya ilişkin olarak dinlenmemiş, 11.5.2001 tarihindeki imar düzenlemesi sebebiyle davaya konu taşınmazın bulunduğu ... Adanın oluşumunu sağlayan ... nolu parselasyon planı ve dağıtım cetvelinde yer alan birden fazla parsellere ilişkin tapu kayıtları ve kadastro tutanakları getirilmemiş, bilirkişilerden, imar uygulaması öncesi davacıların ve davalıların kullanımındaki parsellerin var ise tespit edilerek bunun ne şekilde plana yansıtıldığı görüşü alınmamıştır. Bu durumda toplanan mevcut deliller hüküm vermeye yeterli olmadığından,
    yukarıda belirtilen hususlar üzerinde durularak tüm deliller bir arada değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
    Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 9.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara