Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/446 Esas 2012/688 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/446
Karar No: 2012/688
Karar Tarihi: 02.02.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/446 Esas 2012/688 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2012/446 E.  ,  2012/688 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO


    Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında 112 ada 14 parsel sayılı 8840,45 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığından söz edilerek ve taşınmaz üzerindeki bağ çubuklarının ..."a ait olduğu beyanlar hanesine şerh verilerek, 112 ada 76 parsel sayılı 11297,70 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise kimsenin kullanımında olmayan ham toprak niteliğindeki yerlerden olduğundan söz edilerek davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 112 ada 14 parsel sayılı taşınmaz hakkında dava açmıştır. Ayrıca davacı ... tarafından Hazine ve Eskiyaylacık Köyü Tüzel Kişiliği aleyhine Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan tescil davası çekişmeli taşınmazlar hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazların kadastro tespitlerinin iptaline, 112 ada 14 parsel sayılı taşınmaz ile 112 ada 76 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen bölümünün davacı adına, 112 ada 76 parsel sayılı taşınmazın geri kalan bölümünün ise mera niteliği ile sınırlandırılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ile davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemenin 08.07.2010 tarihli kısa kararında dava konusu taşınmazlardan 112 ada 76 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen bölümü dışında kalan bölümü hakkında hüküm kurulmadığı halde, gerekçeli kararda belirtilen bölümün mera niteliği ile sınırlandırılmasına karar verilerek kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. Kararların farklı ve çelişkili olmasının mahkemelere olan güven ilkesini zedeleyeceği, kısa karar ile gerekçeli kararın birbirine uygun olması gereği 10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas ve 1992/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında öngörülmüş olduğu gibi, bu husus 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 298/2. maddesi ile de Yasa hükmü haline gelmiştir. Hal böyle olunca; Mahkemece, önceki kararla bağlı kalınmaksızın çelişkinin giderilmesi suretiyle yeniden bir hüküm kurulması gerekli olup, temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 02.02.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.






    Hemen Ara