Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2011/5672 Esas 2012/462 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/5672
Karar No: 2012/462
Karar Tarihi: 31.01.2012

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2011/5672 Esas 2012/462 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2011/5672 E.  ,  2012/462 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO


    Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında 564 parsel sayılı 24500 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı nedeniyle...ve müşterekleri adına tespit edilmiştir. Davacı ..., yasal süresi içinde tapu kaydına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli 564 parsel sayılı taşınmazın payları oranında davalılar...mirasçıları ve müşterekleri adlarına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, taraf tapularının taşınmazı kapsadığı, davalı dayanağı tapu kaydının daha eski tarihli olup sahih esasa dayandığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme yetersiz, değerlendirme dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı ... tapu komisyonu kararı ile oluşan 300 hektar yüzölçümlü 26.9.1942 tarih 19 sıra numaralı tapu kaydına, davalı taraf ise Nisan 323 tarih 48 sıra numaralı tapu kaydından gelen 13 dönüm yüzölçümlü Şubat 1930 tarih 13 sıra numaralı tapu kaydına dayanmıştır. Mahkemece, davalı dayanağı tapu kaydı tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte getirtilmemiş, kaydın sınırlarındaki değişikliğin doğru temele dayanıp dayanmadığı araştırılmamış, kapsamı yöntemince belirlenmemiştir. O halde doğru sonuca varılabilmesi için öncelikle davalı dayanağı tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri getirtilmeli, davalı dayanağı tapu kaydının sınırlarındaki değişikliğin doğru temele dayanıp dayanmadığı TKGM Arşiv Daire Başkanlığı ile mahalli Tapu Sicil Müdürlüğünden ayrı ayrı sorulmak suretiyle araştırılmalıdır. Bundan sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları huzuru ile keşif icra edilmeli; keşif sırasında davalı dayanağı tapu kaydı ihdasından itibaren tüm tedavülleriyle birlikte okunup hudutlar mahalli bilirkişilere zeminde tek tek göstertilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tesbiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, teknik bilirkişiye yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği hudutlar haritasında işaret ettirilmelidir. Açıklanan şekilde yapılan inceleme ve araştırma sonunda, çekişmeli taşınmazın davacı ... dayanağı tapu kaydının kapsamında olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı gözetilmek suretiyle, eski tarihli davalı dayanağı tapu kaydının taşınmazı kapsadığı ve değişebilir sınırlı olduğu sonucuna varıldığı takdirde tapu kayıt miktarca taşınmazın davalı taraf adına ve tapu kayıt miktar fazlasının davacı ... adına tesciline, davalı dayanağı tapu kaydının sabit hudutlu olduğu sabit sınırlarla çekişmeli taşınmazın tamamını kapsadığı sonucuna varılması halinde ise taşınmazın tamamının davalı taraf adına tesciline karar verilmesi gerektiği düşünülmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Kabule göre de, tescile karar verilen paylar toplamı ile payda birbirine eşit değildir. Bu durum, hükmün infazında karışıklığa sebebiyet vereceğinden pay payda eşitliği sağlanacak şekilde hüküm oluşturulmaması da doğru değildir. Davacı ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 31.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara