Esas No: 2012/39
Karar No: 2012/56
Karar Tarihi: 23.01.2012
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/39 Esas 2012/56 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen 15.11.2011 gün ve saatte temyiz eden ... vekili Avukat ... ile aleyhine temyiz istenilen ... geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 206 ada 19, 99, 208, 220, 297; 207 ada 33, 63, 75; 245 ada 7 ve 22 parsel sayılı 52.27, 60.98, 80.86, 706.27, 35.82; 184.97, 138.16, 54.16; 134.68 ve 105.68 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle eşit paylarla ... oğulları ... ve ... adına; 207 ada 3, 209 ada 3, 12, 18, 31; 219 ada 3 ve 232 ada 121 parsel sayılı 114.94, 2984.84, 1767.45, 4167.73, 5070.43; 921.02, 1882.19 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... oğlu ... adına ve 216 ada 29 parsel sayılı 135.19 m2 yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... kızı ... adına tespit edildikten sonra 29.06.2009 tarihli komisyon tutanağı ile irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... oğlu ... adına tespit edilmiştir. Davacı ... kızı ..., yasal süresi içinde ortak miras bırakan ... ..."dan kalan taşınmazların ... ..."nın tüm mirasçıları adına tescil istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında davalı ... 01.10.2009 tarihli ilk oturum beyanı ile kendi adına tam pay olarak tespiti yapılmış taşınmazların parsel numaralarını sıralayarak davacının davasını kabul ettiğini bildirmiştir. Mahkemece davalı ... adına tam pay olarak tespiti yapılmış olan taşınmazlarla ilgili dava dosyaları ayrıldıktan sonra yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 206 ada 19, 99, 208, 297; 207 ada 3, 33, 63, 75; 209 ada 3, 12, 18, 31; 216 ada 29, 219 ada 3, 232 ada 121, 245 ada 7 ve 22 parsel sayılı taşınmazların miras bırakanı ... ..."nın veraset ilamında belirtilen paylar oranında mirasçıları adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece mirasçılar arasında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme hükümlerinin işlemeyeceği, mirasçılar arasında taksime dayanan tarafın taksimin varlığını kanıtlamakla yükümlü olduğu, taksime dayanan davalı tarafın geçerli bir taksimin varlığın ispat edemediği kabul edilerek karar verilmiş ise de, mahkemenin kabul ve değerlendirmesi dosya içeriğine uygun bulunmadığı gibi mahkemece yapılan araştırma inceleme ve uygulama da karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Öncelikle belirlenmesi gereken husus; davalı ..."nın dayanağını oluşturan 13.08.1970 tarihli belgenin, ortak miras bırakan tarafından düzenlenmiş bir belge olduğudur. Anılan belge, mirasçılar arasında yapılmış bir paylaşma belgesi değildir. Hal böyle olunca, mahkemece 13.08.1970 tarihli belgenin hukuki değerinin ve kapsamının belirlenmesi yerine, olayın mirasçılar arasında taksim olup olmadığı yönünden değerlendirilmesinde isabet bulunmamaktadır. Aynı şekilde, 13.08.1970 tarihli belgenin hukuki değerinin ve kapsamının belirlenmesi yönünden yapılan araştırma, inceleme ve uygulama da karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Eksik araştırma, inceleme ve uygulama ile karar verilemez. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, tüm kadastro tespit bilirkişileri ile 13.08.1970 tarihli belgede imzası bulunan ve dosya içine getirtilecek nüfus kayıtlarıyla sağ oldukları belirlenecek tüm tanık ve ihtiyar heyeti üyeleri hazır olduğu halde mahallinde yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte, miras bırakan ... ..."nın 13.08.1970 tarihli belgeyi ne amaçla düzenlediği, 13.08.1970 tarihli belgenin miras bırakan ..."ın gerçek iradesini yansıtıp yansıtmadığı, belgede sıralanan taşınmazların hangi taşınmazlar oldukları ve bu belgenin düzenlenmesinden sonra taşınmazların belgedeki iradeye uygun olarak ... ... mirasçısı veya mirasçıları tarafından kullanıp kullanmadığı; yani belgeye konu taşınmazların zilyetliğinin belgede yazılı irade uyarınca ... ... mirasçılarına geçip geçmediği tek tek olaylara dayalı olarak sorulup saptanmaya çalışılmalıdır. Yerel bilirkişi ve tanık sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalıdır. Tutanakların edinme sebeplerinde bildirilen olaylara aykırı sonuçlara ulaşılan halinde tüm tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek aykırılıkların giderilmesine çalışılmalıdır. 13.08.1970 tarihli belgede imzası bulunan kişilerden; bu belgenin nasıl ve ne amaçla düzenlendiği, kim tarafından ve ne şekilde hazırlandığı, altındaki parmak izinin ortak miras bırakan ... ..."ya ait olup olmadığı, ... ..."nın sözlü olarak bildirdiği iradesinin senede aynen yansıyıp yansımadığı gibi hususlar sorulup açıklığa kavuşturulmaya çalışılmalıdır. Keşifte hazır bulundurulacak ..."dan da kadastro çalışmaları sırasında birlik teknisyenliğine verdiği dilekçesi sorulup açıklattırılmalıdır. Bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre; davalı ..."nın kabul beyanının kendi adına tespit edilmiş taşınmazlar ve kendi adına tespit edilmiş payları yönünden kendisini bağlayıcı olacağı, ortak miras bırakanın sağlığında yapmış olduğu tasarruf iradesini ortadan kaldıramayacağı gözetilerek bir karar verilmelidir. Kabule göre de; adlarına tescile karar verilen kişiler ve pay oranları belirtilmeden, kararın eki niteliğinde olmayan veraset ilamına atıf yapılarak hüküm fıkrası oluşturulmasında da isabet bulunmamaktadır. Davalı ..."nın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 825.00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak duruşmadan kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine, 23.01.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.