Esas No: 2011/5311
Karar No: 2012/28
Karar Tarihi: 13.01.2012
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2011/5311 Esas 2012/28 Karar Sayılı İlamı
- KADASTRO TESPİTİNDEN DOĞAN ZİLYETLİK
- YENİLEME KADASTROSU
- SIFAT
- TAPULAMA VE KADASTRO PAFTALARININ YENİLENMESİ HAKKINDA KANUN (2859) Madde 4
"İçtihat Metni"
ÖZET: YENİLEME ÇALIŞMALARI YALNIZCA TEKNİK ÇALIŞMALARI KAPSAR VE TAPU SİCİLİNE GEÇMİŞ VEYA GEÇMEMİŞ MÜLKİYET YA DA MÜLKİYETE İLİŞKİN HAKLAR İNCELEME KONUSU YAPILAMAZ. YENİLEME KADASTROSUNA İLİŞKİN DAVALARIN, EKSİLMEYE NEDEN OLAN TAŞINMAZLARIN TESPİT MALİKLERİNE KARŞI AÇILMASI ZORUNLUDUR. BU NEDENLE DAVADA PASİF TARAF OLAN SIFATI BULUNMAYAN KADASTRO MÜDÜRLÜĞÜ ALEYHİNE AÇILAN DAVADA İŞİN ESASINA GİRİLMESİ DE MÜMKÜN DEĞİLDİR.
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Davacı Sıdık, 2859 sayılı Yasa uyarınca yapılan yenileme kadastrosu sırasında, 2.500 m2 yüzölçümündeki 407 parsel sayılı taşınmazın1.500 metrekare olarak tespit edildiği ve eksilmenin 64 ve 408 parsel sayılı taşınmazlardan kaynaklandığı iddiasına dayanarak Kadastro Müdürlüğü aleyhine dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın esastan reddine ve 407 parsel sayılı taşınmazın1510.57 metrekare yüzölçümlü olarak davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı Sıdık, 24.02.2005 tarihli dava dilekçesiyle Kadastro Müdürlüğü aleyhine dava açmış ve dava, mahkemenin 2005/4 Esas sırasına kaydedilmiştir. Yörede 2859 sayılı Yasa uyarınca yapılan yenileme kadastrosu sırasında 409 parsel sayılı taşınmaz hakkında 01.06.2004, 408 parsel sayılı taşınmaz hakkında 08.06.2004, 409 parsel sayılı taşınmaz hakkında 14.02.2004, 68, 61, 62, 65, 66, 69, 407 ve 64 parsel sayılı taşınmazlar hakkında ise 13.02.2004 tarihinde yenileme tutanağı tanzim edilmiş ve Onikinci Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2004/39 Esas sırasında davalı olduklarından bahisle yeni yüzölçümleri açık bırakılmak suretiyle tespit edilerek tutanak ve ekleri Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Mahkemece, aktarılan tutanaklar ile Sıdık tarafından açılan dava dosyası birleştirilmiştir. İzmir Onikinci Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2004/39 Esas sayılı dosyasının incelenmesi sonucunda davanın tapuda baba isminin tashihine ilişkin olduğu, 03.11.2004 tarihinde 2004/600 Karar numarasıyla davanın kabulüne karar verildiği ve kararın 04.01.2005 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. 2859 sayılı Yasa’nın 4/1. maddesi uyarınca yenileme çalışmaları yalnızca teknik çalışmaları kapsar ve tapu siciline geçmiş veya geçmemiş mülkiyet ya da mülkiyete ilişkin haklar inceleme konusu yapılmaz. Bu nedenle, genel mahkemelerde görülmekte olan ve mülkiyete ilişkin bulunan davalar nedeniyle yenileme tutanağının 3402 sayılı Yasa’nın 5. maddesi uyarınca davalı olarak düzenlenmesi mümkün olmadığı gibi 2859 sayılı Yasa’da da bu yöne ilişkin özel bir düzenleme yer almamaktadır.
Diğer taraftan yenileme kadastrosuna ilişkin davaların, eksilmeye neden olan taşınmazların tespit maliklerine karşı açılması zorunludur. Bu nedenle, davada pasif taraf sıfatı bulunmayan Kadastro Müdürlüğü aleyhine açılan davada işin esasına girilmesi de mümkün değildir.
Hal böyle olunca mahkemece, Kadastro Müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine, yüzölçümü haneleri açık olarak tespit edilen 61, 62, 64, 65, 66, 68, 69, 405, 407, 408 ve 409 parsel sayılı taşınmazlara ait yenileme tutanakları ile eklerinin yenileme tespitinin olağan usule göre tamamlanması için Kadastro Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Kabule göre de davanın reddine karar verildiği halde davada kendisini vekille temsil ettiren davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi de doğru olmamıştır. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, usul ve yasaya aykırı hükmün (BOZULMASINA), 13.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.