Esas No: 2013/11803
Karar No: 2013/10483
Karar Tarihi: 07.11.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/11803 Esas 2013/10483 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "çekişme konusu taşınmazın öncesinin tahsisli ya da kadim mera olup olmadığının araştırılması, öğretim üyesi seviyesinde ziraat, jeoloji ve harita mühendisinden oluşan üç kişilik uzman bilirkişilerden taşınmazın niteliği hakkında ayrıntılı rapor alınması, komşu köyden mahalli bilirkişi dinlenmesi, 20 - 25 yıl öncesine ait hava fotoğraflarının getirtilerek stereoskop aleti ile öncesinin ne olduğunun tespit edilmesi ve zilyetliğin iradi olarak terk edilip edilmediğinin değerlendirilerek davacılar lehine zilyetlikle iktisap şartlarının oluşup oluşmadığının tespit edilmesi, fen bilirkişisi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölümün üzerine sulama kanalı yapılarak kamu malına dönüştüğü göz önünde bulundurularak bu bölüm hakkında davacılar lehine zilyetlikle iktisap şartlarının gerçekleştiği kabul edilirse, davacıların zilyetliğinin tespiti ile yetinilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 30.11.2012 tarihli fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen 7.224,58 metrekare yüzölçümündeki bölümün davacılar adına tapuya tesciline (B) harfi ile gösterilen 2.975,46 metrekare yüzölçümündeki bölümün üzerinde davacıların zilyetliğinin tespitine karar verilmiş; hüküm davalı Hazine ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK"nın 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 17. maddeleri gereğince açılan tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu yer, 1983 yılında yapılan tapulama sırasında tespit dışı bırakılmıştır. Kadastro Müdürlüğünce tespit dışı bırakılma nedeni belirtilmemiş ise de taşınmazın paftasında mera olduğu yazmaktadır. Mahkemece yapılan keşif sonrası jeolog bilirkişi tarafından düzenlenen 12.12.2012 havale tarihli raporda, taşınmazın evveliyatının mera olduğu, daha sonradan sürülerek tarım arazisine dönüştürüldüğü, 20-25 yıl öncesine ait hava fotoğraflarında da ekili veya sürülü bir alan olarak gözükmediği belirtilmiştir. 17.12.2012 tarihli uzman ziraat bilirkişisi raporunda ise, taşınmaz üzerinde mera alanlarına ait otsu bitkilere rastlandığını ancak tarıma elverişli alan olduğu belirtilmiştir. Mahkemece bu iki rapor arasındaki çelişki giderilmediği gibi çekişme konusu taşınmazın niteliği itibariyle kazanılmaya elverişli olup olmadığı duraksamasız şekilde belirlenmeden davacı yararına zilyetlik yolu ile mülk edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece doğru sonuca varılabilmesi için, dava tarihine göre 20-25yıl öncesine ait iki ayrı tarihte çekilmiş hava fotoğrafları ve memleket haritaları ve tespit edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları usulüne uygun ve tarihleri açıkça yazılmak suretiyle getirtilmeli, jeoloji veya fotogrametri uzmanı harita mühendisi bilirkişiye stereoskop ile (yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda) inceleme yaptırılarak taşınmazın dava tarihine göre 20 yıl öncesindeki niteliğinin ne olduğu, tarım arazisi olarak kullanılan yer olup olmadığı konusunda ayrıntılı rapor alınmalı; komşu parsellerin tapulama tespitine tapu kayıtları ve vergi kayıtlarının da esas alındığı gözetilerek komşu 235, 133, 134, 135, 136, 78, 568, 567 ve 565 parsellere tespit sırasında uygulanan vergi kayıtları ile 218 ve 566 parsel sayılı taşınmazlara uygulanan tapu kayıtları getirtilmeli, bundan sonra, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan, komşu kadastro çalışma alanındaki mahalle ya da köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi ve tarafların aynı yöntemle göstereceği tanıkları ile 3 kişilik ziraat mühendisi, kadastro fen bilirkişisinden oluşacak uzman bilirkişi kurulu marifetiyle taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, komşu taşınmazlara uygulanan tapu ve vergi kayıtlarının çekişme konusu taşınmazı ne olarak okuduğu saptanmalı, uzman bilirkişilerden taşınmazın niteliği konusunda önceki raporları da irdeler şekilde ayrıntılı rapor alınmalı, raporlar arasındaki çelişki giderilmeli, taşınmazın öncesinin mera olması halinde zilyetlikle iktisap edilemeyeceği göz önünde bulundurulmalı, taşınmazın öncesinin mera olmadığı saptandığı takdirde koşulların varlığını belirlemek bakımından taşınmazın hangi tarihte kim tarafından imar-ihyasına başlandığı, imar-ihyanın hangi tarihte bittiği, taşınmaz üzerinde ekonomik amacına uygun tarımsal zilyetliğin hangi tarihte başladığı ve kim tarafından ne şekilde sürdürüldüğünün belirlenmesine çalışılmalı, tanık ve yerel bilirkişi sözleri, bilimsel esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde giderilmesine çalışılmalı ve ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca ulaşılmalıdır. Mahkemece bu hususlar gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde ... Genel Müdürlüğüne iadesine, 07.11.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.