Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/2636 Esas 2012/3725 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2636
Karar No: 2012/3725
Karar Tarihi: 14.03.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/2636 Esas 2012/3725 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)14. Hukuk Dairesi         2012/2636 E.  ,  2012/3725 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 31.07.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali, tescili ve yol olarak terkin istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 09.03.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı ..., kadim köy yollarının, çeşmenin ve su gözesinin kadastro tespiti sırasında davalılar adına 53 ve 58 parsel sayılı taşınmaz içinde tespit gördüğünü belirterek, bu yerlerin tapu kayıtlarının iptali ile yola isabet eden kısımlarının yol olarak terkinini ve çeşme ile su gözesinin ise tapu kayıtlarının iptali ile kullanım sahası olarak tespitini ve elatmalarının önlenmesini istemiştir.
    Birleşen davada ise davacı Hazine davalılar adına tescil edilen 53 ve 55 sayılı parsellerin tamamının, 58 parsel sayılı taşınmazın ise bir kısmının Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan hali arazi niteliğinde olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adına tescilini istemiştir.
    Davalılar dava konusu taşınmazları 50 yıl önce üç kardeş satın aldıklarını, yol ve su havzası ile ilgisi olmadığını, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, keşif sırasında davacı Hazine haricindeki davacı ve davalılar arasında yapılan sulhün tasdikine; kadim yol olan yerlerin tapu kayıtlarının iptali ile yol olarak terkinine, çeşme, su gözesi ve yatağına ait yerlerinde tapu kayıtlarının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı Hazine vekili temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, mahallinde yapılan keşifte dinlenen bilirkişi ve tanık beyanlarına, alınan uzman bilirkişi raporlarına göre
    davalılar adına tespit ve tescil edilen su gözeleri, çeşme ve su gözelerinden akan su ile oluşan ıslak zemindeki doğal çayır kısmının Hazine adına, diğer yerlerin ise özel mülkiyete tabi olan yerlerden olması nedeniyle davalılar adına tescil edilmesinde bir usulsüzlük görülmemiştir. Ancak dava konusu bir kısım yerlerin arsa vasfı ile Hazine adına tescili doğru görülmemiştir. Bu husus bozma nedeni ise de yapılan yanlışlık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HUMK 438/VII maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle; davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, hüküm fikrasının ikinci paragrafının 6.sırasında yer alan "... .1 l0,03m2lik yerin çeşme ve arsası niteliği ile..." sözcüklerinin çıkarılarak yerine “.. 1 10,03m2lik yerin çeşme niteliği ile....” sözcüklerinin yazılmasına, hükmün 7.sırasında yer alan “..38,24m2 lik yerin arsa niteliği ile” sözcüklerinin çıkarılarak yerine "...38,24m2 lik yerin çayır...." olarak yazılmasına,hükmün 13.sırasında yer alan “...96,26m2 yerin arsa..." sözcüğünün çıkarılarak yerine "...96,26m2 yerin çayır..." sözcüklerinin yazılmasına, yine hükmün 14.sırasında yer alan "..354,21m2 yerin su gözesi ve arsa..." sözcüklerinin çıkarılarak yerine "...354,21 m2 yerin su gözesi..." sözcüklerinin yazılmasına, hükmün 18. sırasında yer alan “615,01 m2 lik yerin arsa niteliği....” sözcüklerinin çıkarılarak yerine "615,01rn2 lik yerin çayır niteliği..." sözcüklerinin yazılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, 14.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.










    Hemen Ara