Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/10439 Esas 2010/2334 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/10439
Karar No: 2010/2334

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/10439 Esas 2010/2334 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bu mahkeme kararı, bir paydaşlığın giderilmesi davasına ilişkindir. Üç adet taşınmazın paydaşlığı giderilmesi istenmiş ve mahkeme satış yoluyla paydaşlığın giderilmesine karar vermiştir. Ancak davalılardan birisi taraf teşkilinin sağlanmaması nedeniyle mahkeme kararının bozulması istemiyle temyiz etmiştir.
Karara göre, paydaşlığın giderilmesi davalarında bütün paydaşların yer alması zorunlu tutulmuştur. Bu nedenle davada yer alan paydaşların yanı sıra, ölen paydaşın mirasçıları da davaya katılmalıdır.
Ancak bu olayda davada yer alan paydaşlar dışında, diğer mirasçılar dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği için davanın tarafları usulüne uygun şekilde sağlanmamıştır. Bu nedenle mahkeme kararı bozulmuştur.
HUMK'nun 569. ve 73. maddeleri üzerinde duran karar, paydaşlığın giderilmesi davalarında bütün paydaşların yer alması zorunlu tutulduğunu ve mahkemece tarafların usulüne uygun şekilde davet edilmesinin gerektiğini vurgulamaktadır.
HUMK'nun 428. maddesi ise, temyiz istemi kabul edildiğinde hükmün bozulmasını gerektirmektedir.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2009/10439 E.  ,  2010/2334 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalılardan ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava üç adet taşınmazın paydaşlığının giderilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece satış suretiyle paydaşlığının giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
    Paydaşlığın(ortaklığın) giderilmesi davasını paydaşlardan (ortaklardan) biri veya bir kaçı diğer paydaşlara (ortaklara) karşı açar. HUMK.nun 569.maddesi hükmü uyarınca davada bütün paydaşların (ortakların) yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
    Olayımıza gelince; dava konusu taşınmazların paydaşı ..."in 1980 yılında öldüğü, kızı ..."in kendisinden sonra öldüğü ve ..."nın eşi ..."ın da mirasçı olarak kaldığı anlaşılmaktadır. Adı geçen ... davada taraf olarak yer almadığı gibi,
    ... mirasçıları ..., ..., ... ve ..."e dava dilekçesi birlikte oturdukları açıklanmadan yeğeni ..."a tebliğ edilmiş, adı geçenlerin daha sonra o adreste oturmadıkları anlaşılmıştır. Adı geçenlere dava dilekçesinin usulünce tebliğ edilmemesi nedeniyle taraf teşkilinin sağlandığından da bahsedilemez. HUMK.nun 73.maddesi uyarınca hakim tarafları usulüne uygun olarak duruşmaya davet etmedikçe hükmünü veremez.. Mahkemece öncelikle taraf teşkilinin sağlanması ve ondan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 4.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara