Esas No: 2022/2773
Karar No: 2022/7293
Karar Tarihi: 24.10.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2022/2773 Esas 2022/7293 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2022/2773 E. , 2022/7293 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi:Ağır Ceza Mahkemesi
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1- Davalı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 4.270,00 TL olduğu ve dolandırıcılık suçundan hakkında el koyma ve arama tedbiri uygulanan davacının 50.000,00 TL manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1.500,00 TL manevi tazminat takdir edilmesi nedeniyle toplam1.500,00,00 TL tazminata ilişkin hükmün davalı açısından kesin olduğu görülmekle;
Davalı vekilinin temyizinin katılma yolu ile yapılmadığı dikkate alınarak, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan ve 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik HUMK’un 427. ve ek 4. maddelerindeki temyiz sınırı ve hükmolunan tazminat miktarına göre hükmün kesin olması nedeniyle davalı vekilinin temyiz isteminin 1086 sayılı HUMK’un 432. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE,
2- Davacı vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Tazminat talebinin dayanağını oluşturan ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/22908 soruşturma numaralı ceza dosyası kapsamında dolandırıcılık suçu nedeniyle davacının ikametgahında 31.03.2016 tarihinde arama yapıldığı ve bir adet bilgisayar ve cep telefonuna el konulduğu, itiraz üzerine 01.04.2016 tarihinde iadesine karar verildiği, arama ve el koyma tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa tabi olduğu;
Davacının haksız arama ve elkoyma işlemine ilişkin olarak 50.000,00 TL manevi tazminatın elkoyma ve arama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece davanın reddine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinin 5. fıkrasındaki; ''Mahkeme, dosyayı inceledikten sonra yeterliliğini belirlediği dilekçe ve eki belgelerin bir örneğini Devlet Hazinesinin kendi yargı çevresindeki temsilcisine tebliğ ederek, varsa beyan ve itirazlarını onbeş gün içinde yazılı olarak bildirmesini ister.'' ve 7. fıkrasındaki; ''Mahkeme, kararını duruşmalı olarak verir. İstemde bulunan ile Hazine temsilcisi, açıklamalı çağrı kâğıdı tebliğine rağmen gelmezlerse, yokluklarında karar verilebilir.'' şeklindeki düzenlemelere muhalefet edilerek, davalı tarafa dava dilekçesinin tebliğ edilmesi ve taraflar adına açıklamalı çağrı kağıdı çıkarılarak, kararın duruşmalı olarak verilmesi gerektiği gözetilmeden, Cumhuriyet savcısından yazılı mütalaa alınarak tensiben yazılı şekilde karar verilmesi, gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 1.500,00 TL manevi tazminatın arama ve elkoyma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesinde;Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilen manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti yapıldığından tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme aykırı olarak ONANMASINA, 24.10.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.