Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/10533 Esas 2010/2241 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/10533
Karar No: 2010/2241

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/10533 Esas 2010/2241 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilen bir paydaşlığın giderilmesine ilişkin karar temyiz edilmiştir. Mahkeme, paydaşlığın satış yoluyla giderilmesine karar vermiştir. Ancak, bu durumda taşınmaz üzerinde bulunan bütünleyici parçaların (muhdesat) satışta arz edilmesi gerekir. Eğer muhdesatın bir kısmı paydaşlara ait değilse, bu üçüncü şahsa aitse satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Olayda, binanın enkaz bedeli dikkate alınarak yanlış oran kurulduğu için hüküm bozulmuştur.
HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün bozulması kararı verilmiştir.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2009/10533 E.  ,  2010/2241 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Uyuşmazlık, bir adet taşınmazın ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi üzerine hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vs gibi bütünleyici parça (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar (ortaklar) ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
    Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
    Olayımıza gelince;
    Ortaklığın giderilmesi istenilen ... parsel üzerindeki 3 katlı binanın davalıların murisi ... tarafından yapıldığı konusunda taraflar arasında ittifak bulunmaktadır. Her ne kadar sözkonusu bina imara uygun olmayıp ruhsatsız inşa edilmiş ise de fiilen taşınmaz üzerinde mevcut olup, bilirkişi tarafından binanın değeri hesaplanmıştır. Bu durumda binanın taşınmazın değerini arttırdığı, taşınmazın toplam değerine olumlu yönde bir katkı sağladığı açıktır.Mahkemece yukarıda belirtilen esaslar ve bina değeri dikkate alınarak oran kurulup, belirlenecek bu oranlara göre satış bedelinin taraflara paylaştırılmasına karar vermek gerekirken binanın enkaz bedeli dikkate alınarak yanlış oran kurulması doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 2.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara