Esas No: 2013/9839
Karar No: 2013/9919
Karar Tarihi: 25.10.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/9839 Esas 2013/9919 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Yakınca Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 109 ada 23 parsel sayılı ve 2.5745.88 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 4753 sayılı Kanun"a istinaden 19 sayılı Toprak Tevzii Komisyonunca oluşturulan 472 numaralı tevzi parseline tekabül etmesi nedeniyle davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Temyize konu 110 ada 17 parsel sayılı 4368.21 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz mera vasfıyla orta malı olarak sınırlandırılmıştır. Davacı ..., irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazların adına tescili istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazların davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, 3402 sayılı Yasa"nın 46/1. maddesi uyarınca, davacının tapu kayıt tarihinden geriye doğru 20 yılı aşkın süredir, eklemeli zilyetlik yoluyla, malik sıfatıyla zilyet bulunduğu ve Kadastro Kanunu"nun 14. maddesinde düzenlenen koşulların somut davada gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli 110 ada 17 parsel sayılı taşınmaz mera olarak sınırlandırılmasına karar verildiği halde, mahkemece yöntemince mera araştırması yapılmamış, çekişmeli 109 ada 23 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise; Toprak Tevzi çalışmaları sırasında uygulanan 165 numaralı vergi kaydı mahallinde yöntemince uygulanıp kapsamı belirlenmediği gibi, komşu taşınmazlara uygulanan 161, 163, 164 ve 166 numaralı tahrir kayıtları getirtilerek, dava konusu 109 ada 23 parsel sayılı taşınmazı ne olarak okudukları tespit edilmemiştir. Doğru sonuca varılabilmesi için, çekişmeli taşınmazlar başında komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları, üç kişiden oluşacak ziraatçı bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisi hazır olduğu halde taşınmazlar başında yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte, yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından çekişmeli taşınmazların Toprak Tevzi Komisyonu çalışmalarından önce ne durumda bulundukları, kime ait oldukları, kimden nasıl intikal ettikleri, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle kullanıldıkları, çekişmeli 110 ada 17 parsel sayılı taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı hususunda maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve varsa kadastro tespitlerinin dayanaklarını oluşturan kayıtlarla denetlenmelidir. Yerel
bilirkişi ve tanık sözleri arasında doğabilecek çelişkiler ile kadastro tutanağının edinme sebebi bölümünde bildirilen olaylara aykırı sonuçlara ulaşılması halinde de, tüm tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek aykırılığın giderilmesine çalışılmalıdır. Çekişmeli 110 ada 17 parsel sayılı taşınmaz bakımından hava fotoğraflarından yararlanılmalı, çekişmeli 110 ada 17 parsel sayılı taşınmaza komşu olan ve kadastro çalışmaları sırasında mera olarak tespit edilen 110 ada 13, 16, 18, 19 ve 20 parsel sayılı taşınmazların konu edildikleri dava dosyaları getirtilerek, keşif ve uygulamada bu dosyalardan faydalanılmalı, ziraatçı bilirkişi kurulundan çekişmeli 110 ada 17 parsel sayılı taşınmazın niteliğini bildiren, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı değerlendirmeyi içeren, çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki örtüsü ve diğer yönlerden komşu mera parsellerinden nasıl ayrıldığını, aralarında ayırıcı unsur niteliğinde doğal ya da yapay sınır olup olmadığını, öncesinin mera mı, tarım arazisi mi olduğunu açıklayan, çekişmeli taşınmazın değişik yönlerden çekilecek fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı, keşfe katılacak fen bilirkişisinden yapılacak keşif ve uygulamayı izleyip denetlemeye olanak verir, çekişmeli taşınmazın komşu mera parselleri ile konum ve ilişkisini gösterir, varsa mera parseli ile çekişmeli taşınmaz arasında bulunan yapay ya da doğal ayrıcı unsur niteliğindeki sınırın durumunu açıklar yan kesit krokisi eklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı, taşınmazın konumu ve niteliğine ilişkin mahkeme gözlemi tutanağa geçirilmelidir. Temyize konu 109 ada 23 parsel sayılı taşınmaz bakımından ise; keşif sırasında Toprak Tevzii Komisyonunca oluşturulan 472 parsel sayılı tapu kaydı ve 165 numaralı vergi kaydı ile komşu taşınmazlara uygulanan 161, 163, 164 ve 166 numaralı tahrir kayıtları getirtilerek mahallinde yöntemince uygulanıp kapsam belirlenmeli, tapu ve vergi kayıtlarının sınırları tek tek okunup, mahalli bilirkişi ve tanıklardan tapu kayıtlarının ve vergi kayıtlarının sınırlarının zeminde gösterilmesi istenilmeli, kayıtlara kapsam tayin edilirken bilirkişilerce gösterilemeyen hudutlar için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanarak, çekişmeli 109 ada 23 parsel sayılı taşınmaz bakımından ne olarak okunduğu belirlenmeli, teknik bilirkişiye uygulanan tapu kayıtlarının ve vergi kayıtlarının kapsamını belirtir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek, çekişmeli 110 ada 17 parsel sayılı taşınmaza komşu olan ve kadastro çalışmaları sırasında mera olarak tespit edilen 110 ada 13, 16, 18, 19 ve 20 parsel sayılı taşınmazlar hakkında açılan dava dosyalarındaki delillerden de yararlanılması yönünden dava dosyalarının birleştirilmesine gerek olup olmadığı üzerinde durularak sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar yerine getirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.