Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/8828 Esas 2013/9835 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/8828
Karar No: 2013/9835
Karar Tarihi: 24.10.2013

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/8828 Esas 2013/9835 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2013/8828 E.  ,  2013/9835 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında Pınarbaşı Kasabası çalışma alanında bulunan 230 ada 70 parsel sayılı 3.470,35 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı ... irsen intikal, pay satın alma iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ve çekişmeli parselin yarı payının davacı ... mirasçıları adına, yarısının davalı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece; çekişmeli taşınmazın davacı ..."in annesi ..., babası ... ve teyzesi ..."ye eşit paylarla ait olduğu, iki tane evlatlığı olan ..."e ait payın yarısının evlat edinilmiş olması nedeniyle davacıya mirasen intikal ettiği, davacının babası ..."den gelen miras payına ilaveten satın aldığı kardeşi ... payı da eklendiğinde babasının payının yarısının da davacıya ait olduğu, davacının annesi olan ..."nin ise ilk evliliğinden olan iki çocuğu ile birlikte altı çocuğu olduğu bu çocuklardan ... ve ..."nin paylarını davacıya sattıkları bu suretle davacının annesi ..."ye ait payın yarısını da miras yolu ve pay satın alma ile edindiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli değildir. Davacı taşınmazın 1000 metrekaresinin babası ..."ye, kalan kısmının ise annesi ... ile teyzesi ..."ye ait olduğunu, altı kardeş olduklarını bunların dördünün payını satın aldığını, teyzesi ..."nin ise evlatlığı olması nedeniyle ona ait payın kendisine ait olduğunu belirterek taşınmazın 3010 metrekaresinin adına tescilini talep etmiştir. Davacı ile kardeş olan davalı, duruşmada davacının çekişmeli taşınmazda bir parça hakkı olduğunu ancak ne kadar olduğunu bilmediğini belirtirken, keşifte; taşınmazın eşit olarak annesi ..."nin babası ..."e ve babaları ..."nin babası ..."e ait iken annesi ve babasının paylarını kendisine verdiğini, halası ..."ün payını satın aldığını, teyzesi ..."ye takas yolu ile başka yerden taşınmaz verildiğini bu nedenle taşınmazın tamamının kendisine ait olduğunu iddia etmiştir. Taşınmaz üzerinde iki ayrı keşif yapılmış, yerel bilirkişi, tespit bilirkişilerinin bir kısmı ile davacı tanıklarının uyuşmazlığı aydınlatmakta yetersiz olan beyanları ile yetinilmek suretiyle karar verilmiştir. Taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, davacı ve davalının babaları ..."nin babası ... ile anneleri ..."nin babası olan ... arasında irs ilişkisi bulunup bulunmadığı saptanmamıştır. ..."in ölümü ile ... ve ..."ye, ..."in ölümü ile ... ve ..."ye intikal eden payların akıbetleri tam olarak belirlenmemiştir. ... ve ... ile 1968 tarihinde vefat eden ... kızı ..."nin veraset ilamları dosyaya alınmamış, ... kızı ..."nin kayden görünen dört çocuğu olduğu halde adına kayıtlı olmayan ... çocukları ... ve ... de kararda ..."nin çocukları ve mirasçıları olarak değerlendirilmiştir. Gerek davacı ... mirasçılarının gerekse davalı ..."un iddia ve savunmaları açıklığa kavuşturulmamış, aşamalarda değişen iddia ve savunmaları da yöntemine uygun olarak araştırılmamış, uyuşmazlık aydınlatılamamıştır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesindeki "Hakim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir" şeklindeki düzenleme gereğince hakimin davayı aydınlatma ödevinin bulunduğu da nazara alınarak tarafların iddia ve savunmaları netleştirilmelidir. Doğru sonuca varmak için taraflardan tanık göstermeleri istendikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve tüm tespit bilirkişileri ile önceden dinlenen yerel bilirkişi, tespit bilirkişileri ile tanıklar ve gösterilecek tanıkların katılımıyla yeniden keşif yapılarak, taşınmazın kimden geldiği kesin olarak belirlenmelidir. Davacı tarafın dayandığı 12.09.2005 tarihli senet ile bila tarihli adi satış senedini ve davalı dayanağı olan 30.06.2006 tarihli senedi imzalayan tanıkların tamamı dinlenmeli, taşınmazı kimin hangi tarihten bu yana hangi sıfatla kullandığı, mirasçılar arasında pay satışı ya da hibe olup olmadığı saptanmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,24.10.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara