Esas No: 2021/8841
Karar No: 2022/7416
Karar Tarihi: 26.10.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/8841 Esas 2022/7416 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2021/8841 E. , 2022/7416 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs
Hüküm : Sanığın, TCK’nın 277/1, 62/1, 53/1-2-3. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Borçka Asliye Ceza Mahkemesinin 17.10.2019 tarihli, 2019/233 - 2019/370 sayılı mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvuruları üzerine, ilk derece mahkemesi hükmünün CMK’nın 280/2. maddesi uyarınca kaldırılarak, sanığın TCK’nın 277/1, 277/2, 62/1, 53/1-2-3. maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapis cezası ile
cezalandırılmasına ilişkin mahkumiyet
Yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda verilen 16.01.2020 tarihli, 2019/102-2020/22 sayılı “istinaf talebinin kabulüyle ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılmasından sonra yeniden kurulan mahkumiyet hükmüne” ilişkin karar, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
CMK'nın 286/2-b. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezalarını artırmayan bölge adliye mahkemesi kararlarının temyizi mümkün olmayıp, ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince cezanın artırılmasından dolayı hükmün temyiz edilebileceği belirlenerek yapılan incelemede:
İncelenen dosyada;
Sanık ...’in kardeşi olan ...’ın, eski kız arkadaşı ... ile ilişkisi olduğunu düşündüğü ... isimli şahsı kasten öldürdüğü iddiasıyla sanık sıfatıyla yargılandığı ... 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/60 esasına kayıtlı ceza davasının 06.03.2018 tarihli duruşmasında, ...’nın da tanık olarak dinlenilmesine karar verilmesini müteakip, sanık ...’in, ... ile görüşerek, ondan, tanık sıfatıyla alınacak beyanında ölenin kendisine sarkıntılık yaptığına, ölenin kendisini sevdiğine dair kardeşi ...’ın lehine olacak şekilde anlatımlarda bulunmasını istediği, 22.04.2018 günü saat 14.20 sıralarında ...’yı telefonla arayarak, “Senin kapının önüne gitmiyoruz. Niye? Rahatsız olmayın diye. Yoksa bak evinizi terk edersiniz ...’dan bah. Annen de gider baban da gider, ...’ yı terk edersiniz bah, Evinizde rahat vermeyiz size bah, Biz iyilikle yanaşıyoruz bah. Gelecen burada bir kelime söyleyecen çekecen gidecen, ikide bir *** fazla naza gelmeyiz ba bah, gel bizim buramıza gelmiş ha bah, Seninle mi uğraşalım, oğlanla mı uğraşalım, mahkemeyle mi uğraşalım? Biz kimle uğraşacaz, Bir kelime söyleyecen başka bir şey söylemiycen, *** hırsızlık yapmışım, Bir kelime söyle orda, ifadeni ver gurtul git kendine, Ne sen bizi gör ne biz seni görelim. Biz çocuğumuzla uğraşalım, bide senle mi uğraşacaz?, Burada galmış üç gün bah, Perşembe günü mahkemedir. Bu şaka-makası yok bu işin bah. Bu işin şaka-makası yok ha. Çocuğumuz yanarsa sizde yanarsınız. Daha kim yanar kim yanmaz onu bilmiyorum ha bah. Siz de yanarsınız, Biz böyle ho ho ho öyle yapmayız *** size, Biz sizin eviniz önüne gitmiyoruz. Sizi gomşulara rezil etmiyoruz. Bah her şey yapılır ha, Yapılmaz diye bir şey yok ha bah. Her şey yapılır yani istesek. Senin gardeşin sokaklarda gece gündüz bali çekiyor, hap atıyor, sokaklardadır ha, Bi yerde yakalarız onu ha bah. Onu söyliyim size ha. Bir kelime, bir kelime gidecen orda savcıya ifade verecen, bilmem kime ifade verecen, çekecen gidecen yav. Sen öyle böyle zaten gelip ifade vereceksin. Seni çağırmışlar ifadeye.", "Onbir sene, senin yüzünden onbir sene yatarsa bunun güvenini kim sana verecek,", "Bak seni zaten ifadeye çağırmışlar. Sen her türlü ifadeye gelecen tamam mı? Ona göre mahkeme sonuçlanacak", "Peki, Peki oğlan oradan çıktığında seni yaşatacağını mı düşünüyosun peki bu şekil he?", "Bah zaten böyle, bu bu şekilde hiç bişey gonuşmamışıh sizinle ha. Bah mahkemede hepsi ortaya çıhacah, nolacağı ortaya çıhar bahı sana söylüyorum. Biz sana güzellikle söylüyoruz. Git bi Allah aşgına, git bi ifade ver, bizi de gurtar kendini de gurtar. Bah bizi de gurtar, kendini de gurtar ha. Biz de bunalmışız ha bah. Bunalmışız yani ha. Sekiz dokuz aydır biz", "E senin ananın a… gadar yolun var bu saatten sonra. Ben de senin gardeşini si.mezsem, senin gardaşıyla *** si.mezsem, senin ananı si.ecem tamam? Bunu da gulağına sok. *** gelip senin ananı si.ecem, senin anam si.ecez yani ha. Bunu bil. Tamam?, Aha ben telefonu gapatıyoruım senin gardeşin bundan sonra sokaklarda gezsin tamam?" şeklinde sözler söyleyerek, kardeşi ... hakkında yapılan yargılama sonucunda gerçeğin ortaya çıkmasını engellemek ve kardeşi lehine bir haksızlık oluşturmak amacıyla tanık sıfatı bulunan ...’yı tehdit ettiği, sanığın da açıklanan konuşmaları o anki sinirle söylediğini ikrar ettiği iddialarına dayalı olarak, sanığın TCK’nın 277/1-1, 277/2, 53/1. maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle sanık hakkında yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs suçundan kamu davası açıldığı,
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda, sanığın, yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs suçundan TCK’nın 277/1, 62/1, 53/1-2-3. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin mahkumiyet hükmü kurulduğu,
İlk derece mahkemesi hükmüne yönelik mahalli Cumhuriyet savcısının (aleyhe) ve sanığın istinaf başvuruları üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince yapılan duruşma sonunda, ilk derece mahkemesi hükmü CMK’nın 280/2. maddesi uyarınca kaldırılarak, sanığın, sübut bulan eyleminin TCK'nın 277/1. maddesindeki yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs suçunu oluşturduğuna, sanığın eyleminin TCK’nın 106/1-1. maddesindeki tehdit suçunu da oluşturması nedeniyle TCK'nın 44. maddesinde düzenlenen fikri içtima kapsamında daha ağır cezayı gerektiren yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs suçundan belirlenen temel cezada TCK'nın 277/2. maddesi uyarınca ¼ oranında artırım yapılmasına karar verilerek, sanığın, TCK’nın 277/1, 277/2, 62/1, 53/1-2-3. maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin mahkumiyet hükmü kurulduğu,
... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda verilen 16.01.2020 tarihli, 2019/102-2020/22 sayılı “istinaf talebinin kabulüyle ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılmasından sonra yeniden kurulan mahkumiyet hükmüne” ilişkin kararın, sanık tarafından; “…... 2. Ceza Dairesi Yargıtay yolumu açmış bulunuyor efendim dosyamın incelenmesini beratımı istiyorum Gereğinin yapılmasını Arz ve Talep ederim…” biçimindeki dilekçe ile temyiz edildiği anlaşılmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 12.01.2022 tarihli, 2021/133-2022/6 sayılı kararında yer alan; “…Yerel Mahkemece, sanık ... E. hakkında karşılıksız yararlanma suçundan açılan kamu davasının düşürülmesine ilişkin kararın Cumhuriyet savcısı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak sanığın atılı suçtan mahkûmiyetine hükmolunduğu, bu kararın da sanık tarafından temyiz edildiği, Özel Dairece ‘temyiz dilekçesinde herhangi bir sebep gösterilmediği’ şeklindeki gerekçe ile sanığın temyiz isteminin reddine karar verildiği olayda; Sanığın, bahse konu eylemleri gerçekleştirmediği, hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken cezaya hükmolunduğu, bu nedenle verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu yönündeki temyiz dilekçesinde, suçlamayı kabul etmeyerek, temyiz gerekçesini, maddi hukuka aykırılık iddiasına dayandırdığını anlaşılır bir şekilde gösterdiği, sanık tarafından ileri sürülen temyiz talebinin aynı zamanda mevcut deliller karşısında bölge adliye mahkemesince mahkûmiyet sonucuna nasıl ulaşıldığı yönündeki gerekçeyi de içerdiğinin anlaşılması karşısında, ilk derece ve bölge adliye mahkemelerinin uyguladığı maddi ceza normlarının hukuka uygun olmasının, maddi olayın doğru ve eksiksiz bir şekilde tespit edilerek bu tespite uygun olan maddi hukuk normlarının uygulanmasına bağlı olduğu, buna göre hükmün hukuki yönüne ilişkin olan ve hükme etki eden maddi olay değerlendirmesindeki hukuka aykırılıkların da temyiz kanun yolunda incelenebileceği hususları ile 5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin Hükümet Tasarısındaki Gerekçesinde belirtildiği üzere, delillerin yanlış değerlendirilmesi, kuralların yorumunu ve eylemin gerçek niteliğinin saptanmasını etkilediğinde hukuka aykırılık hâlinin oluşacağı ve bu kapsamda sanıkların maddi hukuka ve usul hukukuna aykırılık iddiası taşıyan dilekçelerinin temyiz incelemesi için yeterli sebep içereceği dikkate alınarak, Özel Dairece, fiilin suç oluşturup oluşturmadığı, fiilin hangi suçu oluşturduğu, eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulup kurulmadığı, hükmün doğru tesis edilip edilmediği, gerekçenin dosya kapsamına uygun olup olmadığı, ulaşılan sonucun akla, mantığa, genel hayat tecrübelerine ve bilimsel görüşlere aykırılık taşıyıp taşımadığı, dosyaya yansıyan ve hükme etki edebilecek delillerin mantıksal ve hukuksal bütünlük içinde değerlendirilerek karar yerinde tartılışıp tartışılmadığı, bu bağlamda maddi sorunun isabetli bir şekilde belirlenip belirlenmediği gibi dosyaya yansıyan tüm maddi hukuka aykırılıklar ile temyiz dilekçesinde muhakeme hukukuna aykırılık iddiasında bulunulmadığından usul hükümlerine uygunluk bakımından ise, 5271 sayılı CMK'nın 289. maddesinde yazılı bulunan hukuka kesin aykırılık hâllerinin mevcut olup olmadığı yönlerinden temyiz incelemesi yapılması gerektiği kabul edilmelidir…” biçimindeki açıklamalara göre, temyiz dilekçesinde temyiz nedeni bildirilmemesinden dolayı sanığın temyiz isteminin reddine karar verilmesini öneren tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiş; ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın beraat kararı verilmesi istemine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 16.01.2020 tarihli, 2019/102-2020/22 sayılı “istinaf talebinin kabulüyle ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılmasından sonra yeniden kurulan mahkumiyet hükmüne” dair kararına karşı yapılan temyiz isteminin isteme aykırı olarak 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 5271 sayılı CMK'nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/1. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için Borçka Asliye Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin de ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 26.10.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.