Esas No: 2022/2885
Karar No: 2022/7677
Karar Tarihi: 31.10.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2022/2885 Esas 2022/7677 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2022/2885 E. , 2022/7677 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1- Davalı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 5.810,00 TL olduğu ve hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarından 22.02.2012 - 16.05.2012 tarihleri arasında 84 gün tutuklu kalan davacının 100.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1.963,16 TL maddi ve 2.500,00 TL manevi tazminat takdir edilmesi nedeniyle toplam 4.463,16 TL tazminata ilişkin hükmün davalı açısından kesin olduğu görülmekle;
Davalı vekilinin temyizinin katılma yolu ile yapılmadığı dikkate alınarak, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan ve 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik HUMK’un 427. ve ek 4. maddelerindeki temyiz sınırı ve hükmolunan tazminat miktarına göre hükmün kesin olması nedeniyle davalı vekilinin temyiz isteminin 1086 sayılı HUMK’un 432. maddesi gereğince isteme aykırı olarak REDDİNE,
2- Davacı vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Davacının temyiz isteminin faize hükmedilmemesine yönelik sınırlı olarak yapılan incelemede;
Tazminat talebinin dayanağı olan Ayvalık 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/178 Esas – 2015/524 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarından 22.02.2012-16.05.2012 tarihleri arasında 84 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 17.12.2015 tarihinde kesinleştiği, davacının tutuklulukta kaldığı sürelerin tamamının ... 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.08.2012 tarihli 2008/106 Esas, 2009/657 sayılı ek kararı ile mahsup edildiği,tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 100.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece davanın reddine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinin 5. fıkrasındaki; ''Mahkeme, dosyayı inceledikten sonra yeterliliğini belirlediği dilekçe ve eki belgelerin bir örneğini Devlet Hazinesinin kendi yargı çevresindeki temsilcisine tebliğ ederek, varsa beyan ve itirazlarını onbeş gün içinde yazılı olarak bildirmesini ister.'' ve 7. fıkrasındaki; ''Mahkeme, kararını duruşmalı olarak verir. İstemde bulunan ile Hazine temsilcisi, açıklamalı çağrı kâğıdı tebliğine rağmen gelmezlerse, yokluklarında karar verilebilir.'' şeklindeki düzenlemelere muhalefet edilerek, davalı tarafa dava dilekçesinin tebliğ edilmesi ve taraflar adına açıklamalı çağrı kağıdı çıkarılarak, kararın duruşmalı olarak verilmesi gerektiği gözetilmeden, Cumhuriyet savcısından yazılı mütalaa alınarak tensiben yazılı şekilde karar verilmesi, gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 1.963,16 TL maddi, 2.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesinde;
CMK'nın 144/1-a maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup durumu tazminata engel oluşturmayacak ise de, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği göz önünde bulundurularak, davacının tutuklulukta geçirdiği sürelerin tamamının ... 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 06.08.2012 tarihli 2008/106 Esas, 2009/657 Karar numaralı ek kararıyla mahsup edildiği anlaşılmakla davacı lehine makul bir miktar maddi tazminata hükmolunması gerekirken tüm tutukluluk süresi için maddi tazminata hükmolunması, yalnızca davacının temyiz istemi ile sınırlı olarak inceleme yapılması sebebiyle bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacının faiz talebinde bulunduğuna ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA, 31.10.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.