Esas No: 2013/8203
Karar No: 2013/9556
Karar Tarihi: 07.10.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/8203 Esas 2013/9556 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, çekişmeli taşınmazın öncesinin mera olup olmadığının belirlenmesi gerektiğini ve komşu parsellerin tutanaklarının incelenmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, taşınmazın tarımsal niteliği ve toprak yapısının komşu parsellerle karşılaştırmalı olarak belirlenmesi gerektiğini vurguladı. Mahkeme, yapılan incelemenin yetersiz olduğunu ve hükmün bozulması gerektiğini belirtti. Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi de bu kararda önemli bir yer tuttu. Bu madde, taşınmazın sınırlarının belirlenmesine ve tesciline ilişkin hükümler içermektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi süresinde duruşmalı olarak istenmiştir. Yargıtay duruşması için gerekli tebligat giderlerinin ödenmemesi nedeniyle duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildi. İnceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Mahkemece yapılan araştırma, inceleme ve uygulamanın hüküm kurmaya yeterli bulunmadığı belirtilerek, davacının dayandığı 1957 tarih 608 tahrir numaralı vergi kaydının taşınmaza uyup uymadığının saptanması, yöntemine uygun mera ve zilyetlik araştırması yapılması, ondan sonra toplanan ve toplanacak olan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda Hazinenin davasının reddine, ..."in davasının kabulüne ve çekişmeli 261 parsel sayılı taşınmazın ...mirasçılarının miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı-davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulduğu halde bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmeden hüküm kurulmuştur. Yargıtay bozma ilamına uyulmakla taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozmada işaret edilen hususların eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Hükmüne uyulan bozma ilamında, davacının dayandığı 1957 tarih 608 tahrir numaralı vergi kaydının yerel bilirkişiler aracılığıyla gereği gibi yerlerine uygulanıp taşınmaza uyup uymadığının saptanması, bilirkişi ve tanıklardan 261 numaralı parselin ve de civarındaki parsellerin öncesinin kadim ve geleneksel şekilde kullanılan mera olup olmadığı, değilse davacının ve babasının zilyetliklerinin başlangıç tarihi, süresi ve sürdürülüş biçiminin olaylara dayalı olarak ayrı ayrı sorulup saptanması, komşu taşınmazların kadastro tutanakları ve dayanakları kayıtların getirtilip taşınmaz yönünü ne şekilde sınır okuduklarına bakılması gereğine değinildiği halde mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamının gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Komşu parsellerden 213, 279, 280 ve 283 sayılı olanların tutanakları ve varsa revizyon gören kayıtları getirtilip uygulanmamış, kadastro tespitinin yapıldığı tarih itibariyle Hasretpınar Köyü çalışma alanı içinde bulunan taşınmazla ilgili olarak komşu başka köyden yerel bilirkişi ve tanık dinlenmesi gereği üzerinde durulmamış, taşınmazın öncesinin kadim mera olup olmadığı kesin olarak belirlenmemiş, ayrıca 3 kişilik uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan taşınmazın, mera niteliğinde olup olmadığı ve mera niteliğindeki komşu parsellerle arasında ayırıcı nitelikte unsur bulunup bulunmadığı, mera parselleri ile
çekişmeli taşınmazın toprak yapısının karşılaştırılmasının yapıldığı ayrıntılı, fotoğraflı ve gerekçeli rapor alınmamış, yine bu konuda hava fotoğraflarından yararlanılması gerektiği hususu düşünülmemiş, davacı dayanağı 1957 tarih 608 tahrir numaralı vergi kaydındaki Moledırıs yolu ile yol ve sahibi olarak gösterilen sınırlar bilinemediği gibi ... sınırında da eylemli olarak mera niteliği ile tespit edilen taşınmaz bulunmakla gayrisabit sınırlı olduğu anlaşılan ve zilyetlikle birleşmediği sürece değer verilemeyecek nitelikteki vergi kaydının, taşınmazın tümünü kapsadığı kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiştir. Bu şekilde eksik ve yetersiz uygulamaya dayanarak karar verilemez. Doğru sonuca varılabilmesi için öncelikle çekişmeli taşınmaza komşu 213, 279, 280 ve 283 parsel sayılı taşınmazların kadastro tutanaklarının onaylı örnekleriyle dayanağı kayıtlar ve çekişmeli taşınmaza ilişkin 1940, 1950, 1960, 1970 ve 1980 yıllarına ait hava fotoğrafları getirtilmeli, belirtmelik bilirkişilerinin hayatta olup olmadıkları araştırılmalı, kadastro tespitinin yapıldığı tarih itibariyle Hasretpınar Köyü"ne komşu köylerden 3 kişilik yerel bilirkişi kurulu, belirtmelik bilirkişilerinin hayatta olanları, tüm tespit bilirkişileri ve tarafların yine komşu köylerden bildirecekleri tanıkları ve üç ziraat mühendisi, kadastro fen bilirkişisi ile jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak uzman bilirkişi kurulu huzuruyla mahallinde yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında çekişmeli taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı, taşınmaz ile komşuları bulunan 253, 277 ve 301 sayılı mera parselleri arasında ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı belirlenmeli, bu hususta mahkeme gözlemi de keşif tutanağına geçirilmeli, komşu 253, 277 ve 301 parsel sayılı taşınmazların fiilen de kadim mera olup olmadığı hususu üzerinde durulmalı, bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın ilk maliki, intikali ve tasarrufu hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin tutanaktaki beyanlara aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın tarımsal niteliğini bildiren, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki örtüsü ve diğer yönlerden komşu mera parsellerinden nasıl ayrıldığını açıklayan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, çekişmeli taşınmazın her yönünden tüm özelliklerini gösterir fotoğrafları çektirilerek bu fotoğraflar üzerinde taşınmazın niteliği, sınırları ve varsa mera ile aralarındaki ayırıcı unsurlar işaretlenmeli, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiden hava fotoğrafları üzerinden stereoskop aletiyle yöntemine uygun şekilde inceleme yaptırılarak taşınmazın niteliği belirlenmeli, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı ve çekişmeli taşınmaz ile komşu mera parsellerinin konumlarını yan kesit krokisi ile gösteren rapor ve harita düzenlettirilmeli bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece yetersiz araştırma ve uygulama ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de; davacının dayandığı 1957 tarih 608 tahrir numaralı ve 15 hektar yüzölçümlü vergi kaydı sınırlarında mera bulunmakla gayrisabit sınırlı olup miktarıyla geçerli olduğu halde Kadastro Kanunu"nun 14. maddesinde öngörülen sınırlamalar gözetilmeden 552.000 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın tamamının zilyetlikle iktisap edildiğine karar verilmesi de isabetsizdir. Mahkemece, bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, Hazinenin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 07.10.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.