Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/9564 Esas 2013/9540 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/9564
Karar No: 2013/9540
Karar Tarihi: 04.10.2013

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/9564 Esas 2013/9540 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı Hazine ile davalı Zeki Özdemir arasındaki taşınmazın durumu ile ilgili olarak Kadastro Mahkemesi'nde bir dava görülmüş ve taşınmazın dere etkisi ve taşkın alanı kapsamında kaldığı belirtildiği için 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16/C maddesi gereğince tespit dışı bırakılmasına karar verilmiştir. Ancak yapılan keşifler sonucunda bilirkişi raporları birbirini çeliştiği için yeni bir bilirkişi kurulu oluşturulması, memleket haritası ve topoğrafik haritaların getirtilmesi, toprak örnekleri alınması ve aktif dere yatağı ile taşınmazın durumunun kesin olarak belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Yerinde yapılan incelemeler sonucunda davanın kısmen kabul edilmesine ve taşınmazın belirli bir bölümünün tespit dışı bırakılmasına karar verilmiştir. Bu karara karşı Hazine tarafından yapılan temyiz itirazları reddedilmiş ve hüküm onanmıştır. Kanun maddeleri ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16/C maddesi olarak belirtilmiştir.
16. Hukuk Dairesi         2013/9564 E.  ,  2013/9540 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; "Mahkemece dava konusu taşınmazın derenin etkisi altında ve taşkın alanı kapsamında kaldığı, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 16/C maddesi gereğince tespit dışı bırakılmasına karar verilmiş ise de; yapılan her iki keşif sonrası ibraz edilen bilirkişi raporlarının kısmen birbiriyle çelişir nitelikte olması nedeniyle yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermeye yeterli olmadığı belirtilerek; uzman ziraat, harita mühendisi ve jeologdan oluşan yeni bir bilirkişi kurulu oluşturulması, dava konusu yere ilişkin memleket haritası, topoğrafık haritalar getirtilip tüm kayıtların uygulanması, gerektiğinde toprak örnekleri alınıp analizler yaptırılması, mahalinde yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı yerel bilirkişiler ve oluşturulacak yeni bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılarak aktif dere yatağının ve taşınmazın aktif dere yatağında kalıp kalmadığı ile niteliğinin kesin olarak belirlenmesi ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ve çekişmeli taşınmazın fen bilirkişisi rapor ve krokisinde (A) harfiyle gösterilen 45.58 metrekare yüzölçümündeki bölümünün kadastro tespitinin iptali ile 3402 sayılı Kanun"un 16/C maddesi gereğince tespit dışı bırakılmasına; kadastro bilirkişi raporunda geriye kalan 44.43 metrekare yüzölçümündeki bölümünün ise tespit gibi davalı Zeki Özdemir adına tesciline karar verilmiş olup hüküm; davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 04.10.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara