Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/2147 Esas 2012/3018 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2147
Karar No: 2012/3018
Karar Tarihi: 02.03.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/2147 Esas 2012/3018 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)14. Hukuk Dairesi         2012/2147 E.  ,  2012/3018 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.12.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve yayla olarak sınırlandırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.05.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalının bir kısım mirasçıları tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R
    Dava, Hazine tarafından yayla iddiasıyla açılan tapu iptali ve yayla olarak sınırlandırma istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalının bir kısım mirasçıları temyiz etmiştir.
    Dava ehliyeti davada taraf olma ehliyetidir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu, taraf ehliyetini tanımlamamış, 38. maddesiyle Türk Medeni Kanununa yollamada bulunmakla yetinmiştir. Türk Medeni Kanunu ise, davada taraf olma ehliyetini, medeni haklardan yararlanma ehliyetinin bir parçası saymış 8, 28, 47 ve 48. maddeleriyle bu yönde hükümler getirerek, medeni haklardan yararlanma ehliyeti bulunan her gerçek ve tüzel kişinin davada taraf olma yeteneğini taşıdığını, her gerçek kişinin sağ doğmak koşuluyla ana rahmine düştüğü andan itibaren taraf ehliyetini kazanacağını ve yaşadığı sürece taraf ehliyetinin devam edeceğini belirtmiştir.
    Öte yandan Türk Medeni Kanununun 28. maddesinde, gerçek kişinin ölümüyle medeni haklardan yararlanma ehliyeti ve buna bağlı olarak da taraf ehliyetinin sona ereceği belirtilmiştir. Dava tarihinden önce ölüm nedeniyle şahsiyeti son bulan kişinin taraf ehliyetini yitireceği kuşkusuzdur.
    Bu itibarla, gerek Türk Medeni Kanunu gerekse Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu, dava açıldığı zaman hayatta bulunan kişiler yönünden düzenleyici hükümler koymuş, ölen kişiler hakkında açılacak davalar yasalarımızda yer almamıştır. Nitekim 04.05.1978 tarihli ve 1978/4-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da dava tarihinden önce ölen kişinin taraf ehliyetini yitireceği, aleyhine dava açılamayacağı, dava tarihinde şahsiyeti sona ermiş kimsenin mirasçılarına halefiyet kuralı uygulanamayacağından davaya dahil edilmek veya dava ıslah edilmek suretiyle davaya devam edilemeyeceği vurgulanmış, bu doğrultudaki içtihatlar kararlılık kazanmıştır.
    Somut olayda; dava konusu 129 ada 1 parsel sayılı taşınmazın maliki davalı ..."in dosyada mevcut veraset ilamına göre 23.12.2005 tarihinde açılan bu davadan önce 12.11.1995 tarihinde ölmüş olmasına rağmen davalı ... hakkında davanın usul yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tesis edilen hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ..."in bir kısım mirasçılarının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 02.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.













    Hemen Ara