Esas No: 2020/7888
Karar No: 2022/7978
Karar Tarihi: 02.11.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/7888 Esas 2022/7978 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2020/7888 E. , 2022/7978 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi:Asliye Ceza Mahkemesi
Taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:A.Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine yönelik hükmün temyiz isteminin incelenmesinde;
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve taksirle yaralama suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonunda her iki suçtan sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de, TCK'nın "Trafik güvenliğini tehlikeye sokma" başlıklı 179/3. maddesinde alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle emniyetli bir şekilde ... sevk ve idare edemeyecek olan kişinin ... kullanma hâlinin suç olarak düzenlendiği, maddede belirtilen suçun tehlike suçu olduğu, somut olayda ise iki kişinin yaralanmış olması sebebiyle zarar suçunun oluştuğu, Dairemizin yerleşik uygulamasına göre; tehlikeli eylemin zarara yol açması ve her iki suçun birlikte işlenmesi halinde sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken, suçlar için Kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu ölçütünün esas alınması suretiyle, sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu ahvalde sadece taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, ancak kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi, şikayetten vazgeçilmesi veya uzlaşma nedeni ile taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı ahvalde ise, sanığın TCK'nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılması gerektiği, somut olayda sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırıldığı gözetildiğinde, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ''hüküm kurulmasına yer olmadığına'' kararı verilmesi yerine bu suçtan mahkumiyetine karar verilmesi;
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA;
B.Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine yönelik hükmün temyiz isteminin incelenmesinde;
Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, asli ve tam kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu iki kişinin yaralanmasına neden olan sanık hakkında, ... ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan bir miktar daha uzaklaşmak suretiyle, ceza tayini gerektiğinin değerlendirilmemesi,Sanık hakkında tayin edilen temel cezanın bilinçli taksirle artırılması sırasında, bilinçli taksir oluşturan iki ihlalin (alkol miktarı- geçme yasağı olan yerde sollama yapma) bulunduğu gözetilmeksizin, TCK'nın 22/3. maddesi uyarınca temel cezanın asgari hadden 1/3 oranında arttırılması suretiyle eksik cezaya hükmolunması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık usule, yasaya ve saire ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;a-Sanık hakkında belirlenen 6 ay 20 gün hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında "Sanığa verilen ceza bir aydan az olduğundan TCK'nın 50/3. maddesi delaletiyle TCK’nın 50. maddesi uyarınca" denilerek, uygulama maddesinin hatalı gösterilmesi suretiyle CMK'nın 232/6. maddesine aykırılığa yol açılması; Kanuna aykırı olup, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince istemine uygun olarak BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm 3. fıkrasının b bendinin 3. paragrafının hükümden çıkarılarak yerine, “Sanığın sosyal ve ekonomik durumu nazara alınarak 6 ay 20 gün hapis cezasının TCK'nın 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine, TCK'nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 200 tam gün olarak belirlenmesine; TCK'nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL olarak hesabıyla 4000-TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibarelerinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün istemine uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.11.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.