Esas No: 2013/7239
Karar No: 2013/8538
Karar Tarihi: 19.09.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/7239 Esas 2013/8538 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “dava konusu taşınmazların kentsel sit alanında olup, tescile tabi kültür varlığı olmaması, tespit tarihine kadar satıcı ve davacı lehine diğer kazanma koşullarının gerçekleşmiş olması nedeniyle sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığı belirtilerek, adına belgesiz zilyetlik yolu ile tescil edilen taşınmaz miktarı 98.000 metrekare olan davacının taşınmazlar üzerindeki bağımsız zilyetliğinin 20 yıldan az olması ve davacının eklemeli zilyetliğe dayanmış olması nedeniyle 26.07.1972 tarihinden sonra satıcı, miras bırakan ve diğer mirasçılar adına kadastro yolu ile veya açılan dava sonunda belgesiz zilyetliğe dayalı olarak tescil edilmiş taşınmaz bulunup bulunmadığı araştırılarak, 100 dönümlük norm sınırının aşılıp aşılmadığının belirlenmesi, ondan sonra elde edilecek sonuca göre bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne, 123 ada 2 ve 124 ada 1 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline, 324 ada 41 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile 1516,49 metrekaresinin davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, kalan bölümünün Hazine üzerinde bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava konusu 123 ada 2 ve 124 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar yönünden dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- Davalı Hazine vekilinin dava konusu 324 ada 41 parsel sayılı taşınmaza ilişkin temyiz itirazlarına gelince; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak Mahkemece, sözü edilen dava konusu taşınmaza ilişkin olarak kısmen kabul kararı verilmiş olup kararda söz konusu taşınmazın 1516,49 metrekarelik bölümünün davacı adına tesciline dair hüküm kurulmuştur. Ne var ki 1516,49 metrekarelik bölümün taşınmazın hangi tarafına isabet ettiği konusunda bilirkişiden ifraz krokisi alınmamıştır. Bu şekilde verilen hükmün infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Hal böyle olunca; fen bilirkişisine, davacı adına tescile karar verilecek 1516,49 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bölümünü gösterir şekilde infazı kabil ifraz krokisi düzenletilmeli ve bu rapora atıfta bulunmak suretiyle hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş olması isabetsiz olup davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 19.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.