Esas No: 2010/7656
Karar No: 2011/14
Karar Tarihi: 24.01.2011
Gerçeğe Aykırı Beyan - Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2010/7656 Esas 2011/14 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık N.A, gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan cezalandırılmıştır. İİK'nun 338/1, TCK'nun 43/1, 50/1-b, 53.maddeleri gereğince 5 ay hapis cezasına çarptırılmış, mağdurun zararının tazmini suretiyle giderilmesi tedbiri alınmıştır. Ancak, Yargıtay tarafından yapılan incelemede, hapis cezasının tamamen tazmin seçeneğine çevrilmesi sırasında belirlenmesi gereken miktarın belirtilmemesi ve kanun maddelerinin tatbikinde yanlışlık yapılmış olduğu belirtilmiştir. Bu sebeple, karar bozulmuştur.
İİK'nun 338/1 ve 354. maddeleri, TCK'nun 43/1, 50/1-b ve 53. maddeleri.
16. Hukuk Dairesi 2010/7656 E., 2011/14 K.
16. Hukuk Dairesi 2010/7656 E., 2011/14 K.
- GERÇEĞE AYKIRI BEYAN
- 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 338 ]
- 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 354 ]
- 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 43 ]
- 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 50 ]
- 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 53 ]
"İçtihat Metni"
Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanık N... A..."nın İİK"nun 338/1, TCK"nun 43/1, 50/1-b, 53.maddeleri gereğince 5 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, mağdurun zararının tazmini suretiyle tamamen giderilmesi tedbirine çevrilmesine, belli hakları kullanmaktan yasaklanmasına dair karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde sanık vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
1- 5237 sayılı TCK"nun 50/1-b maddesinin, İİK"nun 354.maddesinin tatbikinin gerektiği hallerde uygulanamayacağı gözetilmeksizin, sanık hakkında verilen hapis cezasının, zararın tamamen tazmini suretiyle giderilmesi seçenek yaptırımına çevrilmesine karar verilmesi,
2- Kabule göre de; sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının "mağdurun uğradığı zararın tamamen tazmini suretiyle giderilmesi" seçenek yaptırımına çevrilirken infazda kuşkuya yer vermeyecek şekilde tazmini gereken miktarın belirtilmesi gerekliliğinin dikkate alınmaması,
İsabetsiz olduğundan temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün istem gibi BOZULMASINA, 24.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.