Esas No: 2011/15765
Karar No: 2012/2532
Karar Tarihi: 24.02.2012
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2011/15765 Esas 2012/2532 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.12.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve yayla olarak sınırlandırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.06.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı mirasçılarından ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, Hazine tarafından yayla iddiasıyla açılan tapu iptali ve yayla olarak sınırlandırma istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı mirasçılarından ... temyiz etmiştir.
Dava ehliyeti davada taraf olma ehliyetidir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu, taraf ehliyetini tanımlamamış, 38. maddesiyle Türk Medeni Kanununa yollamada bulunmakla yetinmiştir. Türk Medeni Kanunu ise, davada taraf olma ehliyetini, medeni haklardan yararlanma ehliyetinin bir parçası saymış 8, 28, 47 ve 48. maddeleriyle bu yönde hükümler getirerek, medeni haklardan yararlanma ehliyeti bulunan her gerçek ve tüzel kişinin davada taraf olma yeteneğini taşıdığını, her gerçek kişinin sağ doğmak koşuluyla ana rahmine düştüğü andan itibaren taraf ehliyetini kazanacağını ve yaşadığı sürece taraf ehliyetinin devam edeceğini belirtmiştir.
Öte yandan Türk Medeni Kanununun 28. maddesinde, gerçek kişinin ölümüyle medeni haklardan yararlanma ehliyeti ve buna bağlı olarak da taraf ehliyetinin sona ereceği belirtilmiştir. Dava tarihinden önce ölüm nedeniyle şahsiyeti son bulan kişinin taraf ehliyetini yitireceği kuşkusuzdur.
Davalı ..."nun dava tarihinden önce öldüğü gözetilerek, kural olarak taraf ehliyeti bulunmadığından davanın reddi gerekir ise de 6100 sayılı HMK"nun 124. maddesinin 3. ve 4. bentleri ile "tarafta iradi değişiklik" başlığı altında yapılan yeni düzenlemeye göre; "Ancak maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilir. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hakim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir..."
O halde mahkemece davalı ..."ya ait dosya içerisindeki veraset ilamı gözetilerek tüm mirasçılarına dava dilekçesinin usulüne uygun biçimde tebliği ile taraf teşkili sağlandıktan sonra davanın esası hakkında bir karar verilmelidir.
Taraf teşkili sağlanmadan ve savunma hakkı kısıtlanarak yazılı biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... mirasçılarından ..."nun temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, esasa ilişkin itirazların bozma nedenine göre şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 24.02.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.