Esas No: 2019/1937
Karar No: 2020/4195
Karar Tarihi: 09.07.2020
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2019/1937 Esas 2020/4195 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesi, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanığın mahkumiyetine karar vermiştir. Ancak kararın incelenmesinde bazı eksiklikler ve hatalar tespit edilmiş, bu sebeple hüküm bozulmuştur. İlk hükümdeki eksiklikler düzeltilerek sanığın cezası onanmıştır.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 53. maddesi
- TCK'nın 43. maddesi
- TCK'nın 62. maddesi
- TCK'nın 188/3-6. maddeleri
"İçtihat Metni"
Mahkeme : KAHRAMANMARAŞ 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Sanık ... hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin sanık yönünden “26/09/2013, 27/09/2013, 03/10/2013” yerine sanık ayrımı gözetilmeksin “03/10/2013-02/12/2013-01/10/2013” olarak yazılması,
2-Adana Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü"nce suça konu uyuşturucu maddelerden alınan şahit numunenin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca giderilmesi mümkün bulunduğundan;
1-Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin çıkarılarak yerine sanık yönünden “26/09/2013, 27/09/2013, 03/10/2013” olarak yazılması,
2-Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin bölümünde yer alan "...uyuşturucu maddelerin" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve Adana Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü"nce suç konusu maddelerden alınan şahit numunenin" ibaresinin eklenmesi,
3-TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli iptal kararı ile 7242 sayılı kanunla yapılan değişiklikler sonrası oluşan durumuna göre, sanık hakkında TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması,
Suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- İddianame ve esas hakkındaki mütalaada sanık hakkında TCK’nın 188/3-6 maddesinin uygulanması talep edildiği halde, ek savunma hakkı verilmeden daha ağır cezayı öngören TCK"nın 188/3. maddesinin uygulanması,
2- Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin sanık yönünden “03.10.2013” yerine sanık ayrımı gözetilmeksin “03/10/2013-02/12/2013-01/10/2013” olarak yazılması,
3-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
3-Sanık ... hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-22.10.2013 tarihli olayda sanığın üzerinde ele geçirilen MDMA etken maddesi içeren hapları ticari amaçla bulundurduğunun sabit olduğu, bu eyleminin de TCK"nın 43. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
2-Sabit kabul edilen zincire dahil suçların sayısı ve niteliklerine göre zincirleme suç nedeniyle TCK"nın 43. maddesi gereğince artırım yapılırken, sanığın cezasında 1/4"ten daha fazla oranda artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Sanık hakkında TCK"nın 188/3. ve 43/1. maddeleri uyarınca tayin olunan “8 yıl 9 ay hapis cezası” üzerinden, TCK"nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken, “7 yıl 3 ay 15 gün hapis cezası” yerine hesap hatası sonucu “6 yıl 15 ay 15 gün hapis cezası” olarak belirlenmesi,
4-Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin sanık yönünden “30.09.2013, 01.10.2013, 17.10.2013, 22.10.2013, 11.11.2013, 24.11.2013” yerine sanık ayrımı gözetilmeksin “03/10/2013-02/12/2013-01/10/2013” olarak yazılması,
5-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı ile sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 09.07.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.